Examples of using "Garotinho" in a sentence and their turkish translations:
Küçük çocuk köpeğini kucakladı.
Küçük çocuğun bir hayali var.
Artık küçük bir çocuk değilim.
Küçük çocuk büyükannesi tarafından şımartılıyor.
Küçük çocuk palyaço görünce, o, dilini yuttu.
Küçük çocuk karanlıktan korkuyor.
Ebeveynlerim ben küçük bir çocukken bana hikayeler okurdu.
İşte o çoluk çocuk girdiğinde o yorumları okuyup o küfürleri öğrenmesin