Translation of "Estrangeira" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Estrangeira" in a sentence and their turkish translations:

Qual língua estrangeira tu estudas?

Hangi yabancı dili öğreniyorsun?

Você estuda alguma língua estrangeira?

Herhangi bir yabancı dil öğreniyor musun?

Alistou-se na Legião Estrangeira.

O, Yabancı Lejyonuna yazıldı.

Aprender uma língua estrangeira é difícil.

Yabancı dil öğrenmek zordur.

Que língua estrangeira você está aprendendo?

Hangi yabancı dili öğreniyorsun?

- Você é estrangeiro?
- Você é estrangeira?

Sen bir yabancı mısın?

Tom não fala nenhuma língua estrangeira.

Tom herhangi bir yabancı dil bilmiyor.

É difícil dominar uma língua estrangeira.

Yabancı bir dilde uzmanlaşmak zordur.

Quando você olha para a fonte estrangeira

yabancı olan kaynağa baktığınızda ise

Falar bem uma língua estrangeira leva tempo.

Bir yabancı dili iyi konuşmak zaman alır.

Não é fácil falar uma língua estrangeira.

Bir yabancı dili konuşmak kolay değil.

Aprender uma língua estrangeira requer muito tempo.

Yabancı dil öğrenmek için çok zaman gerekir.

Ela é estrangeira, mas fala chinês excelentemente.

O bir yabancı ama Çince'yi mükemmel bir şekilde konuşuyor.

- Não é fácil dominar uma língua estrangeira de jeito nenhum.
- Não é nada fácil dominar uma língua estrangeira.

Bir yabancı dil öğrenmek hiçbir şekilde kolay değildir.

É importante que você aprenda uma língua estrangeira.

Bir yabancı dil öğrenmen önemli.

Ficar bom em uma língua estrangeira requer paciência.

Yabancı dil öğrenmek sabır gerektirir.

Poucas pessoas podem falar bem uma língua estrangeira.

Çok az sayıda insan bir yabancı dili mükemmel şekilde konuşabilir.

Leva-se anos para dominar uma língua estrangeira.

Yabancı bir dilde uzmanlaşmak yıllar alır.

Que língua estrangeira você estuda na sua escola?

Okulunda hangi yabancı dil öğreniyorsun?

Não é fácil de aprender uma língua estrangeira.

Yabancı bir dil öğrenmek kolay değildir.

Por que você está aprendendo uma língua estrangeira?

Neden yabancı dil öğreniyorsun?

É preciso muita prática para dominar uma língua estrangeira.

Yabancı bir lisan öğrenmek çok fazla pratik gerektirir.

Eu acho que todos deveriam aprender uma língua estrangeira.

Herkesin bir yabancı dil eğitimi yapması gerektiğini düşünüyorum.

A única língua estrangeira que eu falo é francês.

Konuşabildiğim tek yabancı dil Fransızca.

O francês é a única língua estrangeira que Tom sabe.

Fransızca Tom'un bildiği tek yabancı dildir.

É realmente possível aprendermos uma língua estrangeira como um nativo?

Bir yerli gibi yabancı bir dili konuşmayı gerçekten öğrenebilir miyiz?

Segundo o xamanismo, os antigos turcos entraram em uma floresta estrangeira

Şamanizm'e göre eski Türkler bir yabancı ormana girerken

Não se pode aprender uma língua estrangeira em apenas duas semanas.

Yabancı bir dil sadece iki haftada öğrenilemez.

Se quisermos dominar uma língua estrangeira, deveremos estudar o máximo possível.

Bir yabancı dili öğrenmek istiyorsan mümkün olduğu kadar çok çalışmalısın.

Embora Tom seja um linguista, ele não fala nenhuma língua estrangeira.

Tom bir dilbilimci olmasına rağmen herhangi bir yabancı dili konuşmaz.

Muitas pessoas dizem que aprender uma língua estrangeira requer domínio de vocabulário e gramática.

Birçok kişi bir yabancı dil öğrenmenin kelime ve gramer ustalığı gerektirdiğini söylüyorlar.

Uma das maneiras de aprender uma língua estrangeira é interagir com falantes nativos desse idioma.

Bir yabancı dili öğrenmenin bir yolu o dilin konuşuru ile iletişim içinde olmaktır.

A melhor forma de se aprender uma língua estrangeira é ir ao país onde ela é falada.

Bir dili öğrenmenin en iyi yolu, o dilin konuşulduğu ülkeye gitmektir.

A maioria das pessoas diz que a melhor maneira de aprender uma língua estrangeira é aprender de um falante nativo.

Çoğu insan bir yabancı dil öğrenmenin en iyi yolunun bir anadil konuşurundan öğrenmek olduğunu söylüyorlar.

Eu acho vergonhoso que alguns professores de língua estrangeira tenham conseguido se formar na faculdade sem nunca terem estudado com um falante nativo.

Sanırım bazı yabancı dil öğretmenlerinin bir yerli konuşucu ile çalışmadan üniversitelerden mezun olmaları bir ayıptır.