Translation of "Arrepender" in Turkish

- Você vai se arrepender disso!
- Você vai se arrepender!
- Vocês vão se arrepender disso!
- Vocês vão se arrepender!

Pişman olacaksın!

Você vai se arrepender.

Ondan pişman olacaksın.

Tom vai se arrepender disto.

Tom buna pişman olacak.

Espero não me arrepender disso.

Ben bundan pişman olmamayı umuyorum.

Você não vai se arrepender.

Üzülmeyeceksin.

Mais vale fazer e arrepender-se, do que não fazer e arrepender-se.

Yapıp da pişman olmak, yapmayıp pişman olmaktan daha iyidir.

Encontra um e podes arrepender-te.

Bunlardan biriyle karşılaşırsanız pişman olursunuz.

Sei que vou me arrepender disto.

Buna pişman olacağımı biliyorum.

É tarde demais para arrepender-se.

Pişmanlık için çok geç.

É melhor ficar seguro do que arrepender-se.

Üzgün olmaktansa güvende olmak daha iyi.

Você não vai se arrepender disso, eu prometo.

Bundan pişman olmayacaksın. Söz veriyorum.

Não faça nada de que vá se arrepender.

Pişman olacağın bir şeyi yapma.

Deixe-a em paz ou vai se arrepender.

Onu yalnız bırak yoksa pişman olursun.

Não faça nada de que possa se arrepender.

Pişman olabileceğin bir şey yapma.

Ele vai se arrepender mais cedo ou mais tarde.

- Önünde sonunda pişman olacaktır.
- Eninde sonunda pişman olacak.

- Ele vai lamentar isto.
- Ela vai se arrepender disso.

O bundan pişman olacak.

- Tom estava com medo de fazer algo que fosse se arrepender.
- Tom estava com medo de fazer algo de que fosse se arrepender.

Tom pişman olacağı bir şey yapabileceğinden korkuyordu.

Não faça algo que você vai se arrepender de ter feito.

- İleride pişman olacağın bir şey yapma.
- Daha sonra pişman olacağın bir şeyi yapma.

- Não se deixe levar a fazer algo de que possa se arrepender.
- Não aceites que te provoquem a fazer alguma coisa de que possas te arrepender.

Pişman olabileceğiniz bir şeyi yapmak için tahriklere kapılmayın.

- Não admita que o provoquem a dizer algo de que você possa vir a se arrepender.
- Não te deixes levar a dizer alguma coisa, da qual possas vir a te arrepender.

Pişman olabileceğiniz bir şey söylemek için tahriklere kapılmayın.

- Não deixe que o provoquem a fazer algo de que você vai se arrepender.
- Não te deixes levar a fazer alguma coisa, da qual te arrependerás.

Pişman olacağınız bir şey yapmak için tahriklere kapılmayın.

- Não se deixe levar a dizer algo de que mais tarde se arrependerá.
- Não aceites que te levem a dizer alguma coisa, da qual depois vais te arrepender.

Pişman olacağınız bir şey söylemek için tahriklere kapılmayın.