Examples of using "Płakał" in a sentence and their turkish translations:
O sürekli ağladı.
Tom ağlıyordu.
O, ağlıyordu.
Tom ağladı.
Ağlıyorsun gibi görünüyor.
- Tom gene ağladı.
- Tom tekrar ağladı.
Tom ağlıyor muydu?
Altı yaşında bir çocukmuş gibi ağladı.
Tom bütün gece ağlıyordu.
Tom'un ağladığı görülüyordu.
Onun hiç böyle ağlarken duymadım.
O, ona niçin ağladığını sordu fakat o cevap vermedi.
Tom'un ağladığını söyleyebilirim.