Translation of "Miejscem" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Miejscem" in a sentence and their turkish translations:

Jest miejscem spotkań ludzi.

Meydan, insanların buluştuğu yerdir.

Świat jest dużym miejscem.

Dünya büyük bir yer.

Ta dzielnica przestała być bezpiecznym miejscem do mieszkania.

- Bu ilçe yaşamak için güvenli bir yer değil artık.
- O semt, yaşanılacak güvenli bir yer değil artık.

Plaża jest idealnym miejscem do zabawy dla dzieci.

Sahil, çocukların oynaması için ideal bir yerdir.

Te rodzaje szczelin są miejscem, gdzie możesz znaleźć skorpiona.

Bakın, böyle girintili çıkıntılı yerlerde akrep bulabilirsiniz.

Słyszałem, że Boston jest niebezpiecznym miejscem. Czy to prawda?

Boston'un tehlikeli bir yer olduğunu duydum. Bu doğru mu?

Jesteś w kontakcie z tym dzikim miejscem. Mówi do ciebie.

Bu vahşi ortamla temas hâlindesin ve seninle konuşuyor.