Translation of "Dzieci" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Dzieci" in a sentence and their turkish translations:

Nasze dzieci,

Çocuklarımız,

Dzieci śpią.

Çocuklar uyuyorlar.

Dzieci, słuchajcie!

Çocuklar, dinleyin!

Chcę dzieci.

Ben çocuklar istiyorum.

Przyprowadź dzieci.

Çocukları getir.

Masz dzieci?

Hiç çocukların var mı?

Lubimy dzieci.

Biz çocukları severiz.

Lubię dzieci.

Ben çocukları severim.

Nienawidzę dzieci.

Çocuklardan nefret ederim.

- Gdzie są twoje dzieci?
- Gdzie są Twoje dzieci?

Çocukların nerede?

Moje dzieci dorosły.

ve çocuklarım artık büyümüştü.

Uczenie dzieci czytać?

çocuklara okumayı öğretmek?

Jego dzieci dorosły.

Onun çocukları büyüdü.

Dzieci uwielbiają śpiewać.

Çocuklar şarkı söylemeyi sever.

Mam dwoje dzieci.

İki çocuğum var.

Ona kocha dzieci.

O, çocukları sever.

Chciałem mieć dzieci.

Çocuk sahibi olmak istedim.

Mamy trójkę dzieci.

Üç çocuğumuz var.

Dzieci puszczały latawce.

Çocuklar uçurtma uçuruyorlardı.

Mamy dwójkę dzieci.

- Bizim iki çocuğumuz var.
- İki çocuğumuz var.

Masz siedmioro dzieci.

- Yedi çocuğun var.
- Yedi çocuk sahibisin.

Ona ma dzieci.

Onun çocukları var.

Mam trójkę dzieci.

Üç çocuğum var.

Kocham moje dzieci.

Çocuklarımı seviyorum.

Nie chcę dzieci.

Çocuklarım olsun istemiyorum.

Nie mam dzieci.

Çocuklarım yok.

Tom chce dzieci.

Tom çocuklar istiyor.

Wychowała pięcioro dzieci.

Beş çocuk yetiştirdi.

Dzieci niebawem zasnęły.

Çocukların yakında uykuya daldılar.

Dzieci będą szczęśliwe.

Çocuklar mutlu olacak.

Dzieci już śpią?

Çocuklar zaten uyuyor mu?

Ile masz dzieci?

Kaç tane çocuğun var?

Mięli kilkoro dzieci.

- Birçok çocukları oldu.
- Birçok çocukları vardı.

- Dzieci powinny słuchać rodziców.
- Dzieci powinny być posłuszne rodzicom.

Çocuklar ebeveynlerine itaat etmeliler.

- Te dzieci to potencjalni klienci.
- Te dzieci są potencjalnymi klientami.

Şu çocuklar potansiyel müşteri.

- Moja ciocia ma troje dzieci.
- Moja ciotka ma troje dzieci.

- Halamın üç çocuğu var.
- Teyzemin üç çocuğu var.

- Dwoje dzieci siedzi na ogrodzeniu.
- Dwoje dzieci siedzi na płocie.

- İki çocuk çitin üzerinde oturuyor.
- İki çocuk çitin üzerinde oturuyorlar.

Jest też najwięcej dzieci.

en çok çocuk sahibi olanlar.

Jestem matką dziesięciorga dzieci.

On çocuklu bir anneyim.

Że nie mam dzieci.

Çocuk sahibi olmamak.

Nie mam małych dzieci.

Küçük çocuklarım yok.

A smutne twarze dzieci,

Çocukların üzgün minik suratları

Te dzieci były zadbane.

O çocuklara iyi bakıldı.

Dbała o swoje dzieci.

Çocuklara o baktı.

On ma troje dzieci.

- Onun üç çocuğu vardır.
- Onun üç tane çocuğu vardır.

Dzieci potrzebują dużo snu.

Çocukların çok uykuya ihtiyacı vardır.

Kładzie dzieci do łóżka.

Çocukları yatırıyor.

Ona nie ma dzieci.

Onun hiç çocuğu yok.

Dzieci lubią oglądać telewizję.

Çocuklar TV izlemeyi sever.

Porzucili dzieci w lesie.

Onlar çocuklarını ormanda terk etti.

Mam tylko dwoje dzieci.

Sadece iki çocuğum var.

Ona kładzie dzieci spać.

O, çocukları yatırır.

Zabierz dzieci do szkoły.

Çocukları okula götür.

Nie toleruję nieposłusznych dzieci.

Yaramaz çocuklara tahammül edemiyorum.

Wiem, że masz dzieci.

Çocukların olduğunu biliyorum.

Myślałam że masz dzieci.

Çocukların olduğunu düşündüm.

Dzieci są pełne energii.

Çocuklar enerji dolu.

Te dzieci się boją.

Çocuklar korkuyor.

Tom ma trójkę dzieci.

Tom'un üç çocuğu var.

Gdzie są twoje dzieci?

Çocukların nerede?

Tom nie ma dzieci.

Tom'un çocukları yok.

Dzieci robią wiele głupot.

Çocuklar bir sürü aptalca şeyler yaparlar.

Dzieci mówią takie głupoty.

Çocuklar böyle aptalca şeyler söylerler.

Generalnie dzieci lubią lody.

Genel olarak, çocuklar dondurma sever.

Matka rozdzieliła walczące dzieci.

Anne dövüşen çocukları ayırdı.

Dzieci dobrze razem pracowały.

Çocuklar birlikte iyi çalışırlar.

Co to za dzieci?

O çocuklar kim?

Rodzice kochają swoje dzieci.

Ebeveynler çocuklarını severler.

Czy on ma dzieci?

Onun hiç çocuğu var mı?

Albo masz dzieci, albo nie

Çocuklarınız olsun ya da olmasın,

Wszystkie dzieci chcą być kwadratem.

Tüm bebekler kare olmak istiyor.

Gdy jako dzieci złamaliśmy ołówek,

Tıpkı çocukken kaleminizin kırılması

To dzieci z biednych rodzin.

Onlar fakir ailelerin çocukları.

Umieszczanie wielu dzieci w placówkach,

Yani, çok sayıda çocuğu kuruma gönderirseniz

Dzieci bawią się na trawie.

Bazı çocuklar çimenlerin üzerinde oynuyor.

Moje dzieci są bardzo niegrzeczne.

Çocuklarım çok yaramaz.

Pan Brown ma czworo dzieci.

Bay Brown'ın dört çocuğu var.

Troje dzieci usiadło na kanapie.

Üç çocuk koltuğa oturdu.

Ruben jest ojcem trójki dzieci.

Rubén üç çocuk babasıdır.

Nie śmiej się z dzieci.

Çocuklarla alay etme.

Zrobiła to dla swoich dzieci.

O, onu çocukları için yaptı.

Ona kładzie dzieci do łóżek.

O, çocukları yatağa koyar.

Mam męża i dwoje dzieci.

Evliyim ve iki çocuğum var.

Dzieci powiedziały, że tutaj jesteś.

Çocuklar, senin burada olduğunu söyledi.

Mam żonę i troje dzieci.

Bir karım ve üç çocuğum var.

Moje dzieci naprawdę lubią zwierzęta.

Benim çocuklarım hayvanları gerçekten seviyor.

Jest ranek. Dzieci jedzą śniadanie.

Sabah. Çocuklar kahvaltı yapıyorlar.

Żadne z dzieci nie siedzi.

Çocuklardan hiçbiri oturmuyor.

Dzieci robią za dużo hałasu.

Çocuklar çok fazla gürültü çıkarıyor.

Moja siostra bardzo lubi dzieci.

Kız kardeşim çocukları çok seviyor.

Nie wiedziałem, że miałeś dzieci.

Çocukların olduğunu hiç bilmiyordum.

Wszystkie dzieci poszły do łóżek.

Bütün çocuklar yatmaya gitti.

Dzieci ślizgały się na lodzie.

Çocuklar buz üzerinde kayıyorlardı.