Examples of using "Prawda" in a sentence and their turkish translations:
Değil mi?
Bir şey gördün, değil mi?
Doğru şeyi yapıyoruz, değil mi?
Onları bulacaksın, değil mi?
Maalesef doğru.
Moral bozucu, değil mi?
Bu doğru.
Gerçek galip gelir.
Beni arayacaksın, değil mi?
Bu fantastik, değil mi?
Çok dindarsın, değil mi?
Boston'a gittin, değil mi?
Sadece tek bir gerçek var.
Hatırlamıyorsun, değil mi?
O adil değil, değil mi?
Bizim için harika.
- Yağmuru seviyorsun, değil mi?
- Yağmurdan hoşlanıyorsun, değil mi?
O doğru değil.
Geç kaldım, değil mi?
İyiydim, değil mi?
Kanadalısın, değil mi?
Bu bir şaka, değil mi?
Doğru mudur?
O acı bir gerçektir.
- Bu ne yazık ki doğrudur.
- Maalesef doğru.
İngilizceyi seviyorsun, değil mi?
Güzel bir gün, değil mi?
Dans edebilirsin, değil mi?
Evet, o doğru.
O, kesinlikle doğru.
Bu mümkün, değil mi?
Öpüldün, değil mi?
Sen düşünceni değiştirdin, değil mi?
Sigarayı bıraktın, değil mi?
Bana güveniyorsun, değil mi?
Haklıyım, değil mi?
Evet.
Ne yazık ki doğru.
Bugün dışarıda hava güzel, değil mi?
Zırva.
Kulağa inanılmaz geliyor, değil mi?
Hatırlamıyorsun, değil mi?
Saatleri seversin, değil mi?
O da doğru.
Tom'u küçümsüyorsun, değil mi?
Bana söyleyeceksin, değil mi?
Sigara içmiyorsun, değil mi?
Ben paranoyak oluyorum, değil mi?
Güzel yer, ha?
Hokeyi seviyorsun, değil mi?
Tom'a söyledin, değil mi?
Mum aldın, değil mi?
"Bugün Salı, değil mi?" "Evet." "Neden bu kadar kalabalık?"
Tom çok beceriksiz, değil mi?
Ama oldukça çılgın bir yer, değil mi?
Soğuk ve acı gerçek şu ki:
İngilizce konuşamazsın, değil mi?
O zaten gelmedi, değil mi?
Çok sıcak değil mi?
O doğru olmak zorundadır.
Sanırım bu doğru.
Yarın bir fabrikayı ziyaret edeceksin, değil mi?
Yüzemezsin, değil mi?
Meşgul değilsin, değil mi?
Hoş bir gün, değil mi?
Karını seviyorsun, değil mi?
Onu yapabilirsin, değil mi?
Mary güzel, değil mi?
Şimdi güvendeyiz, değil mi?
Burada güvendeyiz, değil mi?
Ben tutuklu değilim, değil mi?
Bir silahın yok, değil mi?
Bu çok adil değil, değil mi?
Tom bir öğretmen, değil mi?
Tom uzun, değil mi?
Tom konuşkan, değil mi?
Tom çok başarılı, değil mi?
Tom unutkan, değil mi?
Tom otoriter, değil mi?
Tom'u uyandırmayı unuttun, değil mi?
Gerçek acı verir.
Tom hoş, değil mi?
O doğru değildi.
Hakikat şaraptadır.
Yarın meşgul olacaksın, değil mi?
Bunun doğru olduğunu düşünüyorum.
- Ben onun doğru olduğunu düşündüm.
- Ben bunun gerçek olduğunu zannediyordum.
Onu bugün yapacaksın, değil mi?
O, çok güzel, değil mi?
Siz Tom'un ebeveynlerisiniz, değil mi?
Siz Tom'un öğrencilerisiniz, değil mi?