Examples of using "Grupę" in a sentence and their turkish translations:
Bir grup oluşturmak için bir araya geldik.
Orta kısımda ise 5 milyarlık dev bir grup var
Tom'un kan grubunun ne olduğunu bilmek istiyorum.
Bu, bir grup Alman fizikçi tarafından yapılan bir video.
Benim kan grubum A pozitif.
Uzun, sıcak bir günün ardından bu erkek jeladanın sürüsünü toplaması gerek.
Biz neden herkesi kovmuyoruz ve bir grup yeni insanı işe almıyoruz?