Examples of using "Zebrać" in a sentence and their turkish translations:
Biz bilgi toplamak zorundayız.
Bunlardan çok sayıda toplayıp
Pekâlâ, biraz daha dal toplayalım.
Birbirinden çok farklı
Ağzına olabildiğince çok şey tıkıştırmalı.
Sen yardım çalışmaları için fon toplamak zorundasın.
sadece deride kaydırarak gizlice DNA toplayabilen
ve anlık veriyi toplamak için her biri milyonlarca dolar olan,
Şöyle ki bunlardan çok enerji alabilmem için avuç avuç toplamam gerekiyor.
Ben o garip yemeği yemeyi denemek için çok cesarete ihtiyacım vardı.
Uzun, sıcak bir günün ardından bu erkek jeladanın sürüsünü toplaması gerek.
En azından hastanedeki panzehir için ihtiyacımız olan zehrin bir kısmını elde etmeyi başardık.