Examples of using "Pięciu" in a sentence and their turkish translations:
Beş adam gördüm.
O beş dil konuşuyor.
Biz yaklaşık beş mil yürüdük.
Çiftçi beş yeni işçiyi işe aldı.
Beş saattir burada bulunuyorsun.
Görme beş duyudan biridir.
Bu sınıf otuz beş tane öğrenciden oluşur.
ve beş yılda bu oran yüzde 28'e çıktı.
Hem bir yıllık hem de beş yıllık takiplerde,
kadınlar besinin yüzde 60 ile 80'ini üretiyor.
Orta kısımda ise 5 milyarlık dev bir grup var
O, son beş gündür o otelde kalıyor.
Altmış beş yaşında aniden öldü.
Yaklaşık beş dakika bu cadde boyunca git.
Bu beş erkek gece devriyesine çıkıyor.
O beş gündür okula gelmiyor.
Beş yıldır bu şehirde yaşıyor.
Şimdiye kadar sadece beş misafir geldi.
İsviçre dünyanın en zengin 5 ülkesinden biri ve bu zenginlik
Beş yıllık yokluktan sonra memleketime geri döndüm.
Hâlâ insan denemelerinden üç ile beş yıl uzaktayız.
Okul istasyona beş dakikalık yürüyüş mesafesinde yer almaktadır.
Beş saat içinde sizin için silah alabilirim.
Teknolojinin hazır olması 5-10 yıl alır.
İyi sağlığı onun yetmiş beş yaşına kadar çalışmasına olanak sağladı.
Bu beş oyunluk bir operadır.
Tom beş dil konuşuyor ama onların hiçbirinde nasıl nazik olunacağını bilmiyor.