Examples of using "Samiec" in a sentence and their turkish translations:
Bir erkek.
Erkek yine geldi.
Rakip bir erkek.
Bir erkek puma. O da ava çıkmış.
Erkek kıvırcık temkinli davranmalı.
Bu minik erkeğin etkili bir ses bulması lazım.
Yalnız bir erkek bile sürünün çağrısını takip eder.
Bu ufak, erkek tungara kurbağası sadece bir yüksük boyutunda.
Fakat genç erkeğin dar dalı paylaşmasına izin verilmiyor.
Yumuşak tabanları sayesinde altı tonluk bir erkek bile fark edilmeyebilir.
...minik erkek dişiyi kazanıyor. Gürültülü bir dünyada bazen sessiz kalmak iş görüyor.
Uzun, sıcak bir günün ardından bu erkek jeladanın sürüsünü toplaması gerek.
Bu kez, öfkeli, büyük bir erkek pars eyalet başkenti Bangalore'daki bir okulda.
Yavruları üç kilometre uzakta. Büyük erkek de hâlâ bölgede.
Gece yarısı ziyafeti bu genç erkeğin daha dominant orangutanlardan kaçınma yöntemi olabilir.