Examples of using "Nagyot" in a sentence and their turkish translations:
çok şey kazanıyorsun.
Ciddi bir hata yaptım.
Tom hakkında çok yanılmışım.
yine kendimi geliştirmeye karar verdim,
Büyük bir şey,
O, tek kulakta yarım sağır.
Büyük olmak için büyük düşünmelisin.
veya tüm evrene ''Biz buradayız'' diye bağırmak gibi.
yeterince cesur kefalet karşıtlarımız var,
O, bir şekilde zor işitiyor, bu yüzden lütfen yüksek sesle konuşun.
O, şişeden büyük bir yudum içti.
- Dedem biraz ağır işitiyor.
- Dedem duymakta biraz zorluk çekiyor.
Dinamit bir patlama ile ses çıkardı.
Hayır, kesinlikle hatalısın. Tom radikal değil muhafazakardır. Sadece liberalizmden nefret ediyor.