Examples of using "Hall" in a sentence and their turkish translations:
Herkes beni duyabiliyor mu?
- Dedem biraz ağır işitiyor.
- Dedem duymakta biraz zorluk çekiyor.
Bağırıyorum fakat kimse beni duymuyor.
O, tek kulakta yarım sağır.
Beni duyuyor musun?
Tom işitme cihazı olmadan neredeyse duyamıyor.
Yavru, nihayet tanıdık bir çağrı duyuyor.
Tom bizi duyuyor gibi görünmüyor.
Bir şey duyuyor musun?
O, bir şekilde zor işitiyor, bu yüzden lütfen yüksek sesle konuşun.
Rüzgâr yüzünden ses duyamadığından sıra dışı gece görüşüne sarılmalı.
Ve daha da kötüsü “Medya da bunun konuşulduğunu duyudunuz mu?" sorusuna.
Düşük frekanslı gürlemelerle... ...ki bazısı o kadar düşüktür ki insanlar duyamaz...