Examples of using "Megpróbálták" in a sentence and their turkish translations:
Denediler.
Tom'u öldürmeye çalışıyorlardı.
Gerçekte ne olup bittiğini gizlemeye çalıştılar.
Anne ve babaları onları ayrı tutmaya çalıştılar.
Başkana suikast düzenlemeye kalkıştılar.
2015 yılında şimdiye kadar 2.500'den daha fazla insan Avrupa'ya ulaşmaya çalışırken öldü.