Examples of using "Miközben" in a sentence and their turkish translations:
Biz ilerlerken
ve ben burada konuşurken
O, çalışırken şarkı söyledi.
O duvarları boyarken
ve bu esnada beyin aktivitesini görüntüleyeceğiz.
- Uyurken gürültülü bir şekilde horluyordu.
- Uyurken yüksek sesle horluyordu.
yaptıkları ilk şeylerden birisi
her zaman adaleti sağlamıyor.
ve fabrikayı inşa ederken
üçüncü çocuğunun doğum sancısını çekiyor.
Bir kitap okurken uyuyakaldım.
Kahvaltı yaparken genellikle TV izleriz.
Fare labirentte koşarken,
Bu sırada CEO’ların kazançları sürekli olarak artıyor.
hâlâ onlardan derinden kopuktum.
Tüm bu yatırımcılarla konuşma sürecinde,
Jeolojik zamandan günümüze kadar
gelecek nesilleri beslemeleri için korumak yerine,
dolandırıcılar tarafından sık sık kandırılırlardı.
Böylece bir yarışma için anatomiye çalışırken
Ginza'da yürüken bir arkadaşa rastladım.
Ben konuşurken benimle konuşma.
onları manipüle ettiğimden bihaber olarak seçtiğini keşfettik.
Eve dönerken avukatım Mario’yu aradım.
Malumat içinde boğuluyoruz ama bilgiye açız.
O uyurken, Tom bir yastıkla Mary'yi boğarak öldürdü.
Müzik dinlerken gözlerini kapa!
Kurtarılmayı beklerken öldüler.
ve konuklar arasındaki etkileşimin nasıl işleyeceğini şansa bırakır.
50 yıllık ırkçı yasayı mümkün kılan bir inkâr.
Çiftleşme gerçekleşeceği için çok heyecanlıydım
Caddeden karşıya geçerken neredeyse bana bir araba çarpıyordu.
Çocuklarla uğraşırken sabırlı olmalısın.
Ben televizyon izlerken annem bir kitap okudu.
Ben televizyon izlerken annem bir kitap okuyordu.
Telsiz açıkken yattım.
Tom yağmuru seyrederken hüzünlü bir parça dinledi.
onu tasarlarken takındığım tavırdır.
Dün gece ben hâlâ uyanıkken evim soyuldu.
O müzik dinlerken bir mektup yazdı.
Biz kek yerken ve çay içerken gece geç saatlere kadar konuştuk.
Tom, fındık yerken bir sincabın resmini çekti.
Konuşmasını yaparken onu yuhaladılar.
Sahilde yürüyüş yaparken şişe içinde bir mesaj buldu.
Birçoğu daha kendileri çocukken anne olmuş durumdalar.
Tom bu cümleyi Android cihazında çevirirken Mary'yi beceriyordu.
Sen uyurken ben kitap okuyacağım.
Tom ev ödevini yaparken müzik dinlemekten hoşlanıyor.
2015 yılında şimdiye kadar 2.500'den daha fazla insan Avrupa'ya ulaşmaya çalışırken öldü.
Ben çalışırken, sen hiçbir şey yapma.
Dünya neden daha havalı olan bir şekilde, küp mesela, değil de yuvarlak?
Tramvayı beklerken bir trafik kazasına tanık oldum.
Gerçekten ekonomin doğayı, çevreyi korumaktan daha önemli olduğunu düşünüyorsan, o zaman paranı sayarken nefesini tutmayı bir dene bakalım.