Examples of using "Másfél" in a sentence and their turkish translations:
Bir buçuk saat bekledim.
Bir buçuk ciğerle yaşıyorum.
Bir buçuk yıl önce neredeyse ölüyordum.
Fakat bir buçuk yıl önce
Tom bir buçuk yıl önce öldü.
Araba ile oraya ulaşmak benim bir buçuk saatimi aldı.
Geçtiğimiz bir buçuk hafta içinde yaşadıklarımın bir kısmı,
Bir noktada, yaklaşık bir buçuk yıl boyunca,
Bir buçuk saat önce başlamalıydın.
Tom bir buçuk saat içinde Boston'a inecek.
Bir kaç yıl içinde kalan karbon bütçemizin
Ben yaklaşık bir süre bir buçuk yılda 2,2 milyar istenmeyen e-posta gönderdim.