Examples of using "órába" in a sentence and their turkish translations:
O yarım saat sürdü.
Bunu monte etmek birkaç saatimi aldı.
Yokohama'ya varmak iki saatimi aldı.
Sadece üç saatimizi aldı.
Şiiri ezberlemek bir saatimi aldı.
Sadece bir saat sürdü.
Otuz yıl önce saate yıldırım çarptı.
Onu yazmak birkaç saatimi aldı.
Araba ile oraya ulaşmak benim bir buçuk saatimi aldı.