Translation of "Londonban" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Londonban" in a sentence and their turkish translations:

- Londonban lakik.
- Londonban él.

- O Londra'da yaşamaktadır.
- O, Londra'da yaşıyor.

Londonban vagyok.

Ben Londra'dayım.

Londonban él.

O, Londra'da yaşıyor.

Voltál már Londonban?

Londra'da bulundun mu?

Mikor voltál Londonban?

Sen ne zaman Londra'daydın?

Hány napig maradsz Londonban?

Londra'da kaç gün kalacaksın?

Esős idő volt Londonban?

Londra'da hava yağışlı mıydı?

Londonban sok a park.

Londra'da çok sayıda park vardır.

Először Londonban találkoztam vele.

Ben onunla ilk kez Londra'da karşılaştım.

Múlt héten Londonban voltunk.

Geçen hafta Londra'daydık.

- Van egy barátom, aki Londonban él.
- Van egy barátom, aki Londonban lakik.
- Van egy Londonban élő barátom.

Londra'da yaşayan bir arkadaşım var.

Aki taxisofőr akar lenni Londonban,

Eğer Londra'da bir taksi sürücüsü olmak istiyorsanız

Maryvel és Johnnal Londonban találkoztam.

Londra'dayken Mary ve John'la karşılaştım.

Amíg Londonban volt, angolt tanult.

Londrada iken, İngilizce eğitimi aldı.

Egy régi tanítványommal találkoztam Londonban.

Londra'da eski bir öğrencimle karşılaştım.

A múlt hónapban Londonban voltam.

Geçen ay Londra'daydım.

Több mint egy hónapot tartózkodott Londonban.

Bir ay boyunca Londra'da kaldı.

Holnap ebben az időben Londonban leszünk.

Yarın yaklaşık olarak bu saatte Londra'da olacağız.

Akik Londonban élnek, jól ismerik a várost,

ve nihayet , nihayet, nihayet

A fivérem már évek óta Londonban él.

Erkek kardeşim yıllardır Londra'da yaşıyor.

- Múlt héten Londonban voltunk.
- Múlt héten Bostonban voltunk.

Geçen hafta Boston'daydık.

- Tavaly Londonba mentünk.
- Az elmúlt évben voltunk Londonban.

- Geçen yıl Londra'ya gittik.
- Biz geçen yıl Londra'ya gittik.

- A londoni klíma más, mint a tokiói.
- Londonban más a klíma, mint Tokióban.
- Az éghajlat eltérő Londonban és Tokióban.
- A londoni éghajlat más, mint a tokiói.

Londra'daki iklim Tokyo'nunkinden farklıdır.