Translation of "Lakik" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Lakik" in a sentence and their turkish translations:

- Hányadikon lakik?
- Hányadik emeleten lakik?
- Melyik emeleten lakik?

O hangi katta yaşıyor?

- Itt lakik.
- Ő itt lakik.
- Itt lakik ő.

O burada yaşıyor.

- Ő hol lakik most?
- Hol lakik most?
- Most hol lakik?

O, şimdi nerede yaşıyor?

- Hol lakik Jani?
- Hol lakik John?

- John nerede yaşıyor?
- John nerede oturuyor?
- John nerede ikamet ediyor?

- Hol lakik most?
- Most hol lakik?

O, şimdi nerede yaşıyor?

Felettem lakik.

O benim üst katımda yaşıyor.

Jokohamában lakik.

O Yokohama'da yaşıyor.

Hol lakik?

- O nerede yaşıyor?
- O nerede oturuyor?

- Ő hol lakik most?
- Hol lakik most?

O, şimdi nerede yaşıyor?

- Ő itt lakik?
- Itt lakik?
- Ő itt él?
- Itt él?
- Itt lakik ő?

O burada mı yaşıyor?

- Tudod, hogy hol lakik?
- Tudod, hol lakik?
- Te tudod, hogy ő hol lakik?

Onun nerede yaşadığını biliyor musun?

- Egy óriási házban lakik.
- Egy hatalmas házban lakik.

- O, büyük bir evde yaşıyor.
- O, kocaman bir evde yaşıyor.

- Jelenleg Tom Bostonban lakik.
- Tom jelenleg Bostonban lakik.

Şu anda, Tom Boston'da yaşıyor.

A közelben lakik.

O yakın yaşıyor.

Tom Bostonban lakik.

- Tom Boston'da yaşıyor.
- Tom Boston'da yaşar.

Az édesanyjával lakik.

O, annesiyle yaşıyor.

Tamás itt lakik.

Tom burada yaşıyor.

Ki lakik itt?

Burada kim yaşıyor?

Hol lakik Tamás?

Tom nerede yaşıyor?

Messze lakik tőlem.

O benden uzak yaşar.

Libusza Poznańban lakik.

Libusza Poznań'da yaşıyor.

Szerinted hol lakik?

Onun nerede yaşadığını düşünüyorsunuz?

Ön Törökországban lakik?

Türkiye'de mi yaşıyorsunuz?

Tom errefelé lakik?

Tom buraya yakın mı yaşıyor?

Hol lakik most?

O, şimdi nerede yaşıyor?

Ő itt lakik?

- O burada mı yaşıyor?
- O burada yaşıyor mu?

- Ő az utca másik oldalán lakik.
- Az utca túloldalán lakik.
- Keresztbe az útnál lakik.

O, caddenin karşısında yaşamaktadır.

- Tom egy csónakban lakik.
- Tom egy kis hajón lakik.

Tom bir teknede yaşıyor.

- Mondd meg, hol lakik!
- Mondd meg, hogy hol lakik!

Bana onun nerede yaşadığını söyle.

- Tom Bostonban lakik.
- Tamás Bostonban él.
- Tamás Bostonban lakik.

- Tom Bostonda yaşıyor.
- Tom Boston'da yaşıyor.

- Tudom, hogy hol lakik.
- Tudom, hol lakik.
- Tudom, hol él.

- Onun nerede yaşadığını biliyorum.
- Nerede yaşadığını biliyorum.

Egy óriási házban lakik.

O, çok büyük bir evde yaşar.

Hol lakik a nagybátyád?

Amcan nerede yaşıyor?

Rod Johnnal szemben lakik.

Rod John'un karşısında yaşıyor.

Ő a városban lakik.

O, şehirde yaşıyor.

- Hol laktok?
- Hol lakik?

Nerede yaşıyorsunuz?

Itt lakik a közelben.

Buraya yakın yaşıyor.

Nem a kampuszon lakik.

O kampüs dışından yaşıyor.

Kíváncsi vagyok, hol lakik.

Onun nerede yaşadığını merak ediyorum.

Ő nem Szendaiban lakik.

O, Sendai'de yaşamıyor.

Ebben a házban lakik.

O, onun yaşadığı evdir.

Hol lakik az ördög?

Şeytan nerede yaşıyor?

Tamás nem itt lakik.

Tom burada yaşamıyor.

Ön még Bostonban lakik?

Hâlâ Boston'da yaşıyor musun?

Egy nagy házban lakik.

O büyük bir evde yaşıyor.

John New Yorkban lakik.

John, New York'ta oturuyor.

Tom a közelben lakik.

Tom yakında yaşıyor.

Hol lakik a nagypapád?

Deden nerede yaşıyor?

Tamás a közelben lakik.

Tom yakında yaşıyor.

Nem lakik a szomszédságomban.

Benim mahallede yaşamaz.

Fogalmam sincs, hol lakik.

Onun nerede yaşadığı hakkında hiçbir fikrim yok.

Péter a barátjával lakik.

Peter, arkadaşıyla yaşıyor.

Egy kis házban lakik.

Küçük bir evde yaşıyor.

Tom jelenleg Bostonban lakik.

Tom şu anda Boston'da yaşıyor.

Tom a Parkstraßén lakik.

Tom Park Caddesinde yaşıyor.

Hol lakik a családod?

Ailen nerede yaşıyor?

Itt lakik a családom.

Benim ailem de burada oturuyor.

Tom a közelemben lakik.

Tom bana yakın yaşıyor.

A folyó túlpartján lakik.

O, nehrin karşısında yaşıyor.

Az öcsém Bostonban lakik.

Erkek kardeşim Boston'da yaşıyor.

- Londonban lakik.
- Londonban él.

- O Londra'da yaşamaktadır.
- O, Londra'da yaşıyor.

Tom most Bostonban lakik.

Tom şimdi Boston'da yaşıyor.

- Dubaiban él.
- Dubaiban lakik.

O, Dubai'de yaşıyor.

Tom a közelünkben lakik.

Tom bize yakın yaşar.

Tamás az anyjánál lakik.

Tom annesi ile birlikte yaşıyor.

Tíz éve lakik Párizsban.

On yıldır Paris'te yaşıyor.

Hol lakik a nagymamád?

Büyükannen nerede yaşıyor?

- Hol lakik?
- Hol él?

- Nerede yaşıyor?
- O nerede yaşıyor?

Tudod, hogy hol lakik?

- Onun nerede yaşadığını biliyor musun?
- Nerede yaşadığını biliyor musun?
- Nerede yaşadığını biliyor musunuz?
- Onun nerede yaşadığını biliyor musunuz?

- Vidéken él.
- Vidéken lakik.

O, kırsalda ikamet ediyor.

Tom valahol errefelé lakik.

Tom buralarda bir yerlerde yaşamaktadır.

Tamás valahol errefelé lakik.

Tom buralarda bir yerlerde yaşamaktadır.

Tamás nem itt lakik?

Tom burada yaşamıyor mu?

Itt senki sem lakik.

Burada kimse yaşamıyor.

Itt lakik egy medve.

Burada bir ayı yaşar.

Tom egy szállóban lakik.

Tom apartmanda oturuyor.

Tamás családja Bostonban lakik.

Tom'un ailesi Boston'da yaşıyor.

- Két család lakik ugyanabban a házban.
- A házban két család is lakik.

İki aile aynı evde yaşamaktadır.

- A fivérem egy kis faluban lakik.
- A bátyám egy kis faluban lakik.

Erkek kardeşim küçük bir köyde yaşıyor.

- Tomi az öreg vasútállomás közelében lakik.
- Tomi közel lakik a régi vasútállomáshoz.

Tom eski tren istasyonuna yakın yaşamaktadır.

Ki lakik ebben a házban?

Bu evde kim yaşıyor?

Ő egy nagy házban lakik.

- O, büyük bir evde yaşıyor.
- O büyük bir evde yaşıyor.

Egy kényelmes kis házban lakik.

O, rahat küçük bir evde yaşar.

Smith úr most Kiotóban lakik.

Bay Smith şimdi Kyoto'da yaşıyor.

A város nyugati részében lakik.

Şehrin batı kesiminde yaşar.

Tom a strand közelében lakik.

Tom sahile yakın yaşıyor.

Tom már nem itt lakik.

Tom artık burada yaşamıyor.

Ő már nem lakik itt.

O artık burada yaşamıyor.

- Ön Tokióban lakik?
- Tokióban élsz?

Tokyo'da yaşıyor musunuz?

- Hol a háza?
- Merre lakik?

Nerede yaşıyor?

A házban két család lakik.

Evde iki aile yaşıyor.

Nem tudom, hol lakik Mária.

Mary'nin nerede yaşadığını bilmiyorum.

A családom is itt lakik.

Benim ailem de burada oturuyor.

Tamás ebben az épületben lakik.

Tom bu binada yaşıyor.