Examples of using "Károkat" in a sentence and their turkish translations:
Hasarı onarmalıyız.
Deprem, büyük ölçüde hasara yol açtı.
Baktığınız her yerde depremin sebep olduğu hasarı görebilirsiniz.
Yabancı bitkilerin ve hayvanların tanıtımı ekosistemler için ciddi hasara sebep olabilir.
Şehir savaş sırasında hasar gördü.