Examples of using "Fadil" in a sentence and their turkish translations:
Fadıl daima gülümsüyordu.
Fadıl'ın sadece bir bacağı vardı.
Fadıl Mısır'dan geliyor.
- Fadıl bir iş arıyordu.
- Fadıl bir iş bakıyordu.
Fadıl, İncil'in söylediğine inandı.
Fadıl ve Leyla birlikte uyuyorlardı.
Fadıl paraya ihtiyacı olduğunu söyledi.
Fadıl hala kanserle savaşıyordu.