Translation of "Csináljuk" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Csináljuk" in a sentence and their turkish translations:

Csináljuk rendesen!

Hadi bunu doğru düzgün yapalım.

Csináljuk együtt!

Bunu birlikte yapalım.

Csináljuk jól.

Bunu doğru yapalım.

Mindannyian csináljuk.

Hepimiz onu yaparız.

Csináljuk együtt.

Onu birlikte yapalım.

Csináljuk később!

Bunu sonra yapalım.

Ezt hogy csináljuk?

Onu nasıl yapacağız?

Ezt csináljuk együtt.

Onu seninle birlikte yapacağım.

Csináljuk meg gyorsan.

Bunu hızlı yapalım.

Csináljuk ma este.

Onu bu gece yapalım.

Nem jól csináljuk.

Bunu yanlış yapıyoruz.

Akkor csináljuk most.

Şimdi sadece onu yapalım.

Csináljuk még egyszer.

Bunu bir defa daha yapalım.

Azt nem csináljuk.

Onu yapmayız.

Heti egyszer csináljuk.

Onu haftada bir kez yaparız.

- Ezt csináljuk egész idő alatt.
- Ezt csináljuk egész végig.

Biz onu her zaman yaparız.

Csináljuk, mielőtt meggondolom magam.

Fikrimi değiştirmeden önce bunu yapalım.

Ne most csináljuk ezt.

Bunu şimdi yapmayalım.

Csináljuk úgy, ahogy szoktad.

Senin yönteminle yapalım.

Ezt csináljuk meg először!

Önce bunu yapalım.

Minden éjszaka ezt csináljuk.

Bunu her gece yaparız.

- Már csináljuk.
- Most javítjuk.

Biz onu tamir ediyoruz.

Szóval a kérdés: hogyan csináljuk?

Soru şu, bunu nasıl yapıyoruz?

Ezt mi chipjeinkkel elektronikusan csináljuk,

Biz de bunu çiplerimizle elektronik olarak yapıyoruz;

Nehogy már megint ezt csináljuk!

- Bunu bir daha yapmayalım.
- Bunu tekrar yapmayalım.

Inkább ezt csináljuk meg helyette!

Onun yerine bunu yapalım.

Mit gondolsz, mit csináljuk most?

Daha sonra ne yapmamız gerektiğini düşünüyorsun?

Csak azt csináljuk, amit mondanak.

Biz sadece bize söyleneni yaparız.

Nem csak mi csináljuk ezt.

Onu yapanlar sadece biz değiliz.

Ha azt csináljuk, amit mindenki más,

Eğer herkesin yaptığı şeyi yapıyorsanız,

Ebben a helyiségben csináljuk a kaját.

Bu oda yemeği sıcak yaptığımız yer.

- Folyton ezt csináljuk.
- Állandóan ezt tesszük.

Biz bunu her zaman yaparız.

Ha többen csináljuk, jobban fog menni.

Birlikten kuvvet doğar.

Rá fogunk jönni, hogyan csináljuk ezt.

Bunu yapmak için bir yol bulacağız.

Soha többet ne csináljuk ezt újra!

Bunu asla tekrar yapmayalım.

Mondd el újra, miért csináljuk ezt.

Bunu neden yaptığımızı bana tekrar söyle.

Rá kell jönnünk, hogyan csináljuk azt.

Onu yapmak için bir yol bulmak zorundayız.

Megkértek minket, hogy többet ne csináljuk ezt.

Bizden artık bunu yapmamamız istendi.

Legyünk őszinték, ez lehetetlen. Sohase csináljuk meg.

Kabul edelim ki, bu imkansız. Biz onu asla yapmayacağız.

- Mi ezt együtt csináljuk.
- Együtt fogjuk megcsinálni.

Bunu birlikte yapacağız.

Szerintem csináljuk azt, amit Tom javasol, hacsak nincs valaki másnak jobb javaslata.

Eğer birinin daha iyi bir önerisi yoksa sanırım Tom'un önerdiği gibi yapmalıyız.

Ha mi nem csináljuk meg, ki más? Ha nem most, akkor mikor?

Biz bunu yapmazsak, kim yapacak? Şimdi değilse ne zaman?