Examples of using "érzéseit" in a sentence and their turkish translations:
Tom duygularını gizlemeye çalıştı.
Tom, Mary'nin duygularını incitmek istemedi.
Tom duygularını nasıl ifade edeceğini bilmiyor.
Birçok sanatçı duygularını sanatına koyar.
Erkek arkadaşı da duygularını kamufle etme eğiliminde olup
Tom'un duygularını incitmemek için dikkatli olmanız gerekiyor.