Examples of using "Verwickelt" in a sentence and their turkish translations:
Biz bir trafik kazasına karıştık.
Tom bir trafik kazası geçirdi.
- O hep dolandırıcılıkla uğraşıyor.
- Her zaman dolandırıcılıklara karışır.
O bir skandala karışmıştı.
O, bir cinayet olayına karıştı.
İki araba kaza yaptı.
- Amcam trafik kazasına karıştı.
- Dayım trafik kazasına karıştı.
- Amcam trafik kazası geçirdi.
O skandala asla karışmadım.
yani farazi şeylere takılmıyorsunuz
O, o meseleyle uğraşıyor gibi görünüyor.
O, olaya karıştığını inkar etti.
Tom olaya karıştığını kabul etmedi.
Bir trafik kazasına karıştı.
Dick bir trafik kazasına karıştı.
Tom Mary'ye onun karıştığı kaza hakkında soru sordu.
- O yer almak istemiyor.
- O karıştırılmak istemiyor.
Ben bir trafik kazasına karıştım.
Tom kavgaya karışmak istemiyordu, fakat başka seçeneği yoktu.
O işe karışmak istemiyorum.
Biz Kanadalıların dahil olduğunu onaylayamayız.
Tom'un çocuk kaçırmakla ilgisi yoktu.