Examples of using "Hindernisse" in a sentence and their turkish translations:
bir sürü kısıtlamam vardı.
O beklenmedik engellerle karşılaştı.
Birkaç engele rağmen başarılı oldu.
ve parçalamak için sizlere sormak istedim.
ilerideki güzergâh da zor kararlar almayı gerektiren engellerle dolu olacak demektir.
Birlik olunca aşılamayacak hiçbir engel yoktur.
çaresizce ihtiyaç duyulan takviye ve cephane kaldırıldı.
Tom'un yoluna pek çok engeller kondu.