Examples of using "Glatt" in a sentence and their turkish translations:
Kaygan.
Gerçekten kaygan.
Şimdilik her şey yolunda gidiyor.
Onun teni pürüzsüz
Yol kaygan.
Onu tamamen unuttum.
İşler çok sorunsuzca gitti.
Dikenli ya da pürüzsüz görünebiliyorlar.
Adımına dikkat et. Zemin kaygan.
O gelinceye kadar her şey yolundaydı.
Bu kumaş yumuşak.
Meryem eteğini düzeltti.
Bir bebeğin poposu kadar pürüzsüz.
Onun yüzeyi bir ayna kadar düzdü.
Onu yapmayı tamamen unutmuşum.
Vay canına, kayanın burası çok kayganmış.
Duvar mükemmel ve geçilemez gibi görünüyordu.
Bu biraz zordu, kaygandı, tırmanması tuhaftı,
Gölün suyu bir ayna gibi pürüzsüz.
Her şeyin iyi gideceğinden emin miyiz?
Tom'un bir vejetaryen olduğunu tamamen unutmuşum.
Kayalar da aşırı kaygan. Buraya düşmek istemem.
Tom'u tamamen unuttum.
Tamamen unutmuşum.
Ama ormandaki nem, bu kayalıkları çok kayganlaştırıyor.
Bu kayalar aşırı kaygan! Buraya tutunurken gücüm tükeniyor.
Politikacı bir yılan balığı gibi kaygan!
Bu adil değil.
Her şey yolunda gitti.
Bu adil değil.
Zemin çok kaygan.
Ben onun adını tamamen unuttum.
Hol kaygan, bu yüzden adımlarına dikkat et.