Examples of using "Generationen" in a sentence and their turkish translations:
Jenerasyonlar hakkında konuşmaya başladığımızda
gelecek nesillere fayda sağlayabilecek bir işi bitirmek.
farklı jenerasyonlar bir araya gelir ki
Çok eski nesillere dayanan bir gelenek bu.
Daha iki nesil önce olmayan bu kasaba
Gelecek nesiller senin heykeline hayran kalacaklar.
milyarlarca kilo ağırlığındaki tek kullanımlık plastik ambalajları
Bir baba ve oğul iki kuşağı temsil eder.
Ailemiz nesillerdir buraya yaşıyor.
Toplumsal tutumlar genellikle nesilleri değişime götürür.
Onların torunları, esaretin nesilleri
Onlar nesillerdir bu topraklara sahip.
Yani, dünyada başka hiçbir ülke bu kadar detaylı şekilde
Jacksonlar nesillerdir bu topraklara sahiptir.
bu kuşağın ve diğer kuşakların ömründe kaç yıl daha kalmış olursa olsun.
çocuklarımızın ve genç nesillerimizin eğitimine en büyük desteği bu Zoom sağladı
Biz kendimiz ve gelecek kuşaklar için güvenli bir gelecek talep etme hakkına sahibiz.