Examples of using "Anhalten" in a sentence and their turkish translations:
- Dur!
- Bırak!
Onu durdursan iyi olur.
Tom'un evinde durmak zorundayız.
Çok uzun süren ilişkiler?
Nefesini daha uzun süre tutabilir hâle geliyorsun.
Ona evlenme teklif edeceğim.
Fırtına ne kadar sürecek?
Durmak zorunda kaldık.
Durabilir miyiz?
- Duralım ve dinlenelim.
- Durup dinlenelim.
Nefesini ne kadar süre tutabilirsin?
Sana evlenme teklif etmek istemiyorum!
Bu güzel hava ne kadar sürecek?
- Tünelde durmak yasaktır.
- Tünelde duraklamak yasaktır.
Yoksa durup ateş mi yakayım?
Tom beş dakika boyunca nefesini tutabilir.
Durdurmak istemiyorum.
Bu durum daha fazla devam edemez ve etmemeli.
Belki durmamız gerekiyor.
Soğuk havanın hafta sonuna kadar sürmesi bekleniyor.
Durmak istemedim.
Burada duralım.
Burası bir kontrollü kavşak.
Şimdi duramayız.
Durmamız gereken bir yer daha var.
O düğmeye basarsan motor durur.
Pekâlâ, durup ateş yakmayı denememizi istediniz demek?
Tom nefesini üç dakika tutabileceğini söylüyor.
Bu soğuk havanın ne kadar süreceğini merak ediyorum.
Polis arabayı durdurmak için ıslık çaldı.
Fırtına ne kadar sürecek?
Çok hızlı durmamalıydın.
Belki de dünyayı bir durdurup, bütün aptalları indirmemiz gerekir.
Durmak istesemde duramadım.
Bunu durdurmalıyız.
Lütfen otobüs tam bir durağa gelinceye kadar oturmuş olarak kal.