Translation of "Souffrait" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Souffrait" in a sentence and their turkish translations:

Ma famille en souffrait.

Ailem acı çekiyordu.

- Il avait mal.
- Il souffrait.

O acı içindeydi.

Dan souffrait d'une céphalée migraineuse.

- Dan bir migren baş ağrısı çekiyor.
- Dan'in migreni tutmuştu.

L'économie étasunienne souffrait d'une récession.

Amerikan ekonomisi bir durgunluk yaşadı.

- La veuve souffrait d'un cancer de l'estomac.
- La veuve souffrait d'un cancer à l'estomac.

Dul kadın mide kanserinden muzdarip.

- Il souffrait fréquemment de maux de dents.
- Il souffrait souvent de maux de dents.

O sık sık diş ağrısı çekti.

Il souffrait de maux de tête.

Kötü bir baş ağrısı çekiyordu.

Il souffrait souvent de maux de dents.

O sık sık diş ağrısından muzdarip oldu.

J'ai du abattre mon cheval parce qu'il souffrait beaucoup.

Çok acı çektiği için atımı vurmak zorunda kaldım.

Qui souffrait visiblement du fait de difficultés dans sa vie...

acısını çekmekte olan bu kıza yardım etmek yerine...

Il a dit qu'il souffrait d'un terrible mal de tête.

O, kötü bir baş ağrısı yaşadığını söyledi.

Mais il était évident que cette personne souffrait de maladie mentale.

Fakat bu kişinin bir akıl hastalığından acı çektiği çok açıktı.