Examples of using "S'empêcher" in a sentence and their turkish translations:
Ona gülmekten kendini alamadı.
O, gözyaşlarını durduramadı.
Tom kendini gösteriş yapmaktan alamadı.
Tom ağlamaktan kendini alamadı.
Tom etkilenmekten kendini alamadı.
Öyle düşünmeyi durduramıyorum.
Başkan kendine rağmen güldü.
Tom mutlu hissetmekten kendini alamadı.
Prenses ona gülmekten kendini alamadı.
Onun esprilerine gülmekten kendini alamadı.
Onun hikayesi o kadar komikti ki gülmemek elimde değildi.
Tom sahildeki bütün güzel kadınları fark etmekten kendini alamadı.
Kendilerini düşünmekten engellemek için sadece okuyan pek çok insan vardır.
O kekelemeye başladığında sınıf arkadaşları gülmekten kendilerini alamadılar.
O gözyaşlarını tutamadı.