Examples of using "Possible" in a sentence and their turkish translations:
O, oldukça mümkündür.
Kesinlikle mümkündür.
Bu mümkün.
Onu mümkün kıldın.
Bu mümkün değil.
Bu mümkün mü?
Mümkün olduğu kadar çok okuyun.
evet, ama yapılabilir.
Her şey mümkündür.
O mümkün mü?
Evet, mümkün.
Bu çok mümkün.
Bu tamamen mümkün.
Bu mümkün, ama olası değildir.
Bu mümkün, değil mi?
Mümkün olduğu kadar çabuk ol.
Zıplayabildiğin kadar yükseğe zıpla.
Mümkün olduğunca özel ol.
Elinizden geldiğince yüksek sesle bağırın.
Tom'a yardım etmek mümkün mü?
Ancak şu ihtimali düşünelim ki
bu kesinlikle mümkün.
Ama bunu nasıl yapabiliyoruz?
elimden gelenin en iyisini yaparak
O vesile olmuş.
Değişim mümkün.
Mümkün değil.
Mümkünse gel.
Bu gerçekten mümkün mü?
Bu mümkün mü ya?
Bu artık mümkün değil.
Sanırım bu mümkün.
O olası bir açıklama.
- Biz elimizden geleni yaparız.
- Biz elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz.
Bu mümkün, ama olası değildir.
Değişim mümkündür.
O şimdi mümkün mü?
Mümkün değil ama olası.
Bu makul bir tanı.
Mümkün olduğu kadar kısa sürede alt kata gel.
- O mümkün değil.
- Bu mümkün değil.
Birlikte, her şey mümkün.
Onun mümkün olması gerekir.
Mümkün olduğu kadar çabuk yaz!
- Sence mümkün mü?
- Onun mümkün olduğunu mu sanıyorsun?
- Bunun mümkün olduğunu düşünüyor musun?
Elinizden geldiği kadar kendinizi açık biçimde ifade edin.
Mümkünse bunu yarın yapacağım.
farz edelim ki mümkün bence değil ama farz edelim ki mümkün
Bunun hepsini mümkün kıldın.
Mümkünse deniz minarelerini haşlayın.
mümkün olduğu kadar uzun süre konuşmamız lazım,
Bu nasıl mümkün oluyor peki?
olası büyüklük 7 ve üzeri
Eğer hayal etmesi mümkünse.
en iyi şekilde onu zenginleştiriyorsunuz
Mümkün olursa sana yardım edeceğim.
Mümkün olduğunca hızlı yürüyün.
Koşabildiğin kadar hızlı koş.
Hayır, bu mümkün değil.
Elimden gelen her şeyi yapıyorum.
- Mümkün olduğunu düşünüyorum.
- Onun mümkün olduğunu düşünüyorum.
- Bence o mümkün.
- Bunun mümkün olduğuna inanıyorum.
Ben elimden gelen her şeyi yapacağım.
Bunun mümkün olduğuna inanıyoruz.
O, onun nasıl mümkün olduğunu soruyor.
Sanırım bu mümkün.
- Başka bir dünya mümkündür.
- Başka bir dünya mümkün.
Mümkün olmayacak.
Mümkün olduğu kadar kısa sürede döneceğiz.
Eğer mümkünse, bir pilot olmak isterim.
Mümkün olduğu kadar kısa sürede geleceğim.
Onu mümkün olduğunca kısa sürede yap.
Bunun mümkün olduğuna inanıyorum.
Maalesef bu mümkün değil.
Mümkünse, neden olmasın?
Beklemek mümkün değil.
Mümkün olduğunca kısa sürede gel.