Examples of using "Parlons" in a sentence and their turkish translations:
Bunun hakkında konuşalım.
Dobra dobra konuşalım.
İngilizce konuşalım.
Aşk hakkında konuşalım.
Yakında konuşalım.
Haydi Fransızca konuşalım.
Dışarıda konuşalım.
Onun hakkında konuşalım.
Ciddi olarak konuşalım.
Yarın bunun hakkında konuşalım.
Senin çocukluğun hakkında konuşalım.
Artık onun hakkında konuşmayalım.
Pekala, dobra dobra konuşalım.
Güneş enerjisinden bahsedelim.
Biz konuşma şartlarındayız.
Konuşmayalım.
- Fransızca konuşalım.
- Haydi, Fransızca konuşalım.
Biz Japonca konuşuruz.
Fransızca konuşuyoruz.
Avustralya hakkında konuşalım.
Paola hakkında konuşalım.
Senin geleceğin hakkında ciddi bir konuşma yapalım.
Neden biz bunun hakkında bile konuşuyoruz?
Bakın, yeniden giriş hakkında konuşuyoruz,
Okuldan sonra onun hakkında konuşalım.
Yürürken konuşalım.
Erkek erkeğe konuşalım.
Hepimiz İngilizce konuşuruz.
Onunla konuşmayalım.
Bunun hakkında sonra konuşalım.
Onun hakkında hemen şimdi konuşalım.
Benim ofisimde konuşalım.
Hepimiz Fransızca konuşuruz.
Önce, Tom'dan bahsedelim.
Burada onun hakkında konuşmayalım.
Bunun hakkında sonra konuşalım.
Her zaman onun hakkında konuşuyoruz.
Ailen hakkında konuşalım.
Bir süre iş konuşalım.
Küresel ısınma hakkında konuşalım.
Biz burada Fransızca konuşuruz.
Bunu niye hâlâ konuşuyoruz?
Bu akşam işin hakkında konuşalım.
Biraz güzellik hakkında konuşalım.
Bu bakteriler hakkında biraz konuşalım.
Bunun hakkında konuşmayalım.
Çoğunlukla hava hakkında konuşuruz.
Tom hakkında konuşmayalım.
Biz her zaman konuşuruz.
- Fransızca konuşmuyoruz.
- Fransızca anlamıyoruz.
- Biz Fransızca anlamıyoruz.
Aynı Tom hakkında mı konuşuyoruz?
Bu konuda Tom'la konuşalım.
Ne hakkında konuştuğumuzu bilmiyorum.
Neden onu yapmak istediğin hakkında konuşalım.
Ama yeniden giriş ile ilgili
Gelin birazda gerçekleri konuşalım o zaman
Ne olduğu hakkında konuşalım.
Bütün bahsettiğimiz bu.
Bir fincan kahve içerken sohbet edelim.
Biz her gün birbirimizle konuşuruz.
Biz her gün onun hakkında konuşuruz.
İkimiz de Fransızca konuşuyoruz.
Sınıfta Almanca konuşuyoruz.
Evde İngilizce konuşamıyoruz.
Biz evde sadece Fransızca konuşuruz.
Neden ofisinde konuşmuyoruz?
dinleyicileri kızdırıyor mu, emin değilim.
Bunu açıklamak için de iki kelimeden bahsedelim.
konuşma oyununa başladık.
o zaman teknik özelliklerden biraz bahsedelim
Asıl konuya gelelim ve iş konuşalım.
Telefonda bu konuda konuşmayalım.
Avustralya'nın gençleri adına konuşuyoruz.
Tom ve ben her ikimiz de Fransızca konuşuruz.
Biz evde Fransızca konuşuruz.
Geçmişi unutalım ve gelecek hakkında konuşalım.
Dün ne olduğu hakkında konuşalım.
Evde sadece İspanyolca konuşuyoruz.
Niçin başka bir şey hakkında konuşmuyoruz?
Burada onun hakkında konuşmayız.
Biz asla evde Fransızca konuşmayız.
Boston'da yaptığın hakkında konuşalım.
bu yüzden sınıfta seks hakkında konuşmuyoruz.