Examples of using "Importe" in a sentence and their turkish translations:
Bu bizim için önemli.
Bunun çok önemi yok.
Olsun.
Senin arkadaşlığın önemli.
Çok önem taşıyor.
İşte bu neden önemli;
Hangi dergi olduğu önemli değil.
Gerçek önemli mi?
Kimin çıkardığı da mühim değil
O gerçekten önemli mi?
Kimle tanıştığım hiç fark etmez.
Onun nereli olduğu önemli değil.
Her şey önemlidir.
Onun kaç para olduğu önemli değil.
Her gün çıkabilirsiniz
Nasıl toplandığımızın önemi de çok büyük
Onların adaları neydi? Neden ilgileniyorsun?
Söylediği şeyin hiçbir önemi yok.
Konuşulan söz önemlidir.
Çok mutlu olanlar için zamanın pek bir önemi yok.
O önemli değil.
O önemli.
Neyse sorun değil. Öğle vakti.
Japonya büyük miktarda petrol ithal eder.
Onu yapsan da yapmasan da önemli değil.
ancak bir araya getirmeye çalışabiliriz.
o dili ne kadar iyi anladığın
bunu söylüyor ve sonucuna göğüs geriyorum.
fark etmez ben arabayı kullanırım dedi
kimseyi de ilgilendirmiyor boşver
Ve ya birinin çıkarıp çıkarmadığı da mühim değil
Oyunu hangi takımın kazanacağı önemli değil.
Siyasi çevrelerde para çok önemlidir.
Japonya Kaliforniya'dan portakal ithal eder.
Doğru olsa bile çok az fark eder.
Ne olursa olsun sadece gülümsemeye devam et.
dünyada nerede olursanız olun,
Giydiğim renkli takım elbise,
Fausto'nun kaderi de onlar için önemli değildir.
ve hangi fantezi dünyasına girerlerse girsinler
bizler için meselenin neden önemli olduğunu konuşmaya başlamak,
Onun geç gelmesi ya da gelmemesi önemli değil.
Yaşı ne olursa olsun, çocuk çocuktur.
- Japonya yurtdışından birçok önemli ham madde ithal eder.
- Japonya yurt dışından çeşitli ham maddeleri ithal eder.
Meryem'e ne giyse yakışıyor.
Aldığın iki kitaptan hangisi önemli değil.
Neye önem veriyorlar, fikriniz var mı?
Neye dikkat ettiklerini anladığınızda, dikkat ettikleri
şeylerle ilgili onlarla konuşabilirsiniz.
Onlara iklim değişikliğinin önemini anlatmak istiyorum."
Virüsten korkulmaması gerekiyor çok da önemli değil
Ne kadar yersem yiyeyim, asla şişmanlamam.
Ne söylerse söylesin, ona inanma.
Onu kim söylerse söylesin, doğru değil.
Her şey önemlidir.
Tom'un şirketi Brezilya'dan kahve ithal ediyor.
Nereye gidersen git iyi karşılanacaksın.
Yapıldığı sürece bunu kimin yaptığı hiç fark etmez.
Bakmak ile ilgili ne kadar becerikli görünseniz de
Gerçekten önemli olan ne kadar iyi olabileceğin.
O ne söylerse söylesin ona asla tekrar inanmayacağım.
- Ne olursa olsun, fikrimi değiştirmem.
- Ne olursa olsun, fikrimi değiştirmeyeceğim.
Terk etmeyeceğim, ne söylersen söyle.
Sen ne söylersen söyle, cevap "hayır".
Senin için önemli mi?
- Ne kadar sarhoş olduysan ol, Goethe yine de bir şairdi.
- Sarhoşken yazdığın şiirler, Goethe ile kıyaslandığında göte benziyor.
Benim için fark etmez.
Yapmak istediğiniz egzersize dair kaygılanmayın, herhangi biri olur.
Bizim önemsediğimiz sorular "Veri teoriyi destekliyor mu?"
Afrika kıtasıysa bugün yılda 300 trilyon kaloriden fazla ithal ediyor.
Ne olduğun neye sahip olduğundan daha önemlidir.
Tom ekranda ne oynarsa oynasın, muhteşem görünüyor.
Ne olursa olsun, yasalara uymalıyız.
Ne kadar sürerse sürsün, bu işi bitireceğim.
Ne kadar uzun sürerse sürsün, bu işi bitireceğim.
Ne dersen de fark etmez, sana asla inanmayacağım.
Her neyse, o şimdi Paris'te olabilir.
Önemli olan tek şey, hepimizin birlikte olmasıdır.
Sanırım biz ne söylersek söyleyelim siz onu yapacaksınız.
Ne olursa olsun, dokuza kadar burada olmalısın.
Kaç kere yaptğının önemi yok;
Eğer onların neye önem ve değer verdiğini anlamazsanız
- Kimin umurunda?
- Kime ne?
- Saçma!
- Çöp!
- Zırva!
Herkes ne pahasına olursa olsun kendilerini zenginleştirmek istiyor, ne pahasına olursa olsun.
Ne derseniz deyin Japon Anglisizmi Japoncadır.
Sanırım hangi yüzme kulübüne katılacağım fark etmez.
Sarhoşken yazdığın şiirler, Goethe ile kıyaslandığında göte benziyor.
İster evde olalım, ister okulda veya işte ya da siyasi bir arenada.
Mazareti ne olursa olsun, onu affedemem.
- Ah, her neyse.
- Aman, neyse.
Amerika'da nereye giderseniz gidin, yollar ve otoyollar vardır.
Ne söylersen söyle, Tom'un iyi bir adam olduğunu sanmıyorum.
- Aldırma.
- Takma kafana.
- Salla gitsin.
Nereye seyahat edersen et, haftada bir kez beni arayacağından emin ol.
Japonya, Çin'den hammadde ithal eder ve Çin'e hazır ürün ihraç eder.