Examples of using "Glaciale" in a sentence and their turkish translations:
ve o zamana kadar bu acımasız ortama ve soğuğa dayanabilmek.
Dondurucu ve kuvvetli olan rüzgar kemiklerime işledi.
Gece o kadar soğuktu ki döndüğümde neredeyse donmuştum.
Sonbaharda stokladığı yiyecekler de tükenmiş durumda. Soğuk gecede yiyecek araması gerek.