Translation of "Fuit" in Turkish

Le robinet fuit.

Musluk sızdırıyor.

Ce seau fuit.

Bu kova akıyor.

Le toit fuit.

Çatı sızdırıyor.

Le tuyau d'eau fuit.

Şu su borusu sızdırır.

- Il fuit.
- Elle fuit.
- Il a une fuite.
- Elle a une fuite.

Onun bir sızıntısı vardı.

Elle fuit toujours ses responsabilités.

O hep sorumluluklarından kaçar.

J'ai un robinet qui fuit.

Sızan bir musluğum var.

Après notre première attaque, l'ennemi fuit.

İlk saldırımızdan sonra düşman kaçtı.

Le toit fuit quand il pleut.

Yağmur yağınca çatı sızdırıyor.

Chaque fois qu'il pleut, le toit fuit.

Her yağmur yağdığında çatı sızdırır.

- Le pneu fuit.
- De l'air s'échappe du pneu.

- Lastik hava sızdırıyor.
- Lastik hava kaçırıyor.

Tom est un solitaire qui fuit les relations intimes.

Tom yakın ilişkilerden çekinen yalnız yaşayan biridir.