Translation of "Essayant" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Essayant" in a sentence and their turkish translations:

Fourmis essayant de plaire stupide.

karıncalar düz mantıkla çalışırlar.

essayant de comprendre ce qu'il se passait.

neler olduğunu çözmeye çalışıyordum.

Tout le monde poussait, essayant de s'échapper.

Herkes itiyordu, kaçmaya çalışıyordu.

Tom a vu Mary essayant de s'échapper.

Tom'u Mary'yi kaçırmaya çalışırken gördüm.

- Ils sont morts en essayant de sauver les autres.
- Elles sont mortes en essayant de sauver les autres.

Onlar diğerlerini kurtarmaya çalışırken öldüler.

En essayant de comprendre et résoudre la haine,

Nefreti anlayıp çözmede

Qui regardent une balle essayant de franchir un obstacle.

altı aylık bebekler.

Ils sont morts en essayant de sauver les autres.

Onlar diğerlerini kurtarmaya çalışırken öldüler.

Deux mères essayant de maintenir nos garçons très énergiques occupés.

enerjik oğullarımızla baş etme gayreti bizi birbirimize bağladı.

Je me suis presque noyé en essayant de sauver un garçon.

Bir çocuğu kurtarmaya çalışırken neredeyse boğuluyordum.

En essayant d'en identifier la source, ils ont trouvé une origine probable :

Nereden geldiğini bulmaya çalıştıklarında ise olası bir kaynak buldular:

Vous apprenez plus en essayant de réparer une TV qu'en la regardant.

Bir televizyonu tamir etmeye çalışmak onu izlemkten daha öğreticidir.

En essayant de faire comprendre aux gens de l'autre côté de ces problèmes,

farklı kutuplardaki insanlara bu sorunları ve bir genç olarak

Tom est mort en essayant de sauver un enfant d'un bâtiment en feu.

Tom yanan bir binadan bir çocuğu kurtarmaya çalışırken öldü.

essayant de tourner le flanc russe. Quand ses hommes ont été repoussés, Davout les a ralliés en

yine çok önemli bir rol oynadı . Adamları geri püskürtüldüğünde Davout onları topladı ve

Nous nous rapprochons, en essayant de nous comprendre, mais nous ne faisons que nous faire du mal et pleurer.

Birbirimizi anlamaya çalışarak yakınlaşırız fakat sadece birbirimizi incitiriz ve ağlarız.

Si tu étais un espion essayant de te faire passer pour un natif et que tu le disais de cette manière, il est probable que tu te ferais prendre.

Ana dilini konuşan biri olarak geçmeye çalışan bir ajan olsan ve o şekilde konuşsan, büyük olasılıkla yakalanırsın.