Examples of using "Envoie" in a sentence and their turkish translations:
Onu bana gönder.
Tom'u bana gönder.
Duman tüttürelim.
Şimdi onu bana gönder.
Onu içeri gönderin.
Onu içeri gönder.
Ona mektup gönder.
Posta ile gönder.
Bana bir kartpostal gönder.
Tamam, işte helikopter geliyor. Dumanı tüttürelim.
Bana çevrim içi mesaj yaz.
Erkek kardeşim sana saygılarını yolluyor.
Bir gülümseme dostluk işareti gönderir.
Erkek kardeşim sana sevgilerini gönderiyor.
Varınca bana bir mektup gönder.
Eve vardığında bana mesaj at.
daha az mail gönder, sosyal medyayı kapat
Ve şimdi de, kanyon bizi rotamızı değiştirmeye zorluyor
Bana hesabı gönder.
- Lütfen onu bana faksla gönder.
- Lütfen faksla onu bana gönder.
Beni oraya gönder.
Bize bir mesaj gönder.
Sana bir kitap gönderiyorum.
Boston'a vardığında bize telgraf çek.
- Kulak yolu ses dalgalarını kulak zarına iletir.
- Kulak kanalı, kulak zarına ses dalgaları gönderir.
Paketin üzerine bir pul koy ve onu postala.
Tom annesinin ona gönderdiği her mektubu saklar.
Tom amca bize her yıl Noel hediyesi gönderir.
Fakat amaçsız NASA bugün Mars'tan bize fotoğraflar gönderiyor
Bana bir resmini gönder.
Herkes kısa mesaj atıyor ya da bilgisayardan elektronik posta gönderiyor.
ve kesik ışık parçaları atan bir lazerle eşledik.
Lütfen bize daha fazla bilgi gönderin.
Lütfen yardım gönderin.
Hangi çocuklar! Sen onları şeker almak için gönderdin ve bir köpekle döndüler!
Size mektubumun bir kopyasını gönderiyorum.
Lütfen ekspres posta ile gönderin.
- Çocukları yatağa gönder.
- Çocukları yatağa yolla.
- Lütfen bana bir kartpostal gönder.
- Lütfen bana bir kartpostal gönderin.
- Bana bir kartpostal gönder lütfen.
Bir telgraf gönderdiğinde, kısalığı önemli çünkü her kelime için ücretlendirileceksin.
Zamanın olduğunda onu bana yolla.
Elimden geldiğince kısa sürede sana bu resmin bir kopyasını göndereceğim.
Eğer gelemiyorsan senin yerine birini gönder.
- Lütfen bana bir resminizi gönderin.
- Lütfen bana bir fotoğrafını gönder.
Herhangi bir şeye ihtiyacınız olursa bana bir e-posta gönderin veya arayın.