Examples of using "Dérobé" in a sentence and their turkish translations:
O onun saatini çaldı
O benim kalbimi çaldı.
Birisi benim tenis raketimi çaldı.
Biri çantamdan bir şey çaldı.
Onu çalmadım.
Bir çocuk bisikletine binerken cüzdanımı çarptı.
Yağmacılar mezardan antik eserler çaldı.
Birisi arabamı çaldı.
Birisi tüm paramı çaldı.
Biri benim tenis raketimi çaldı.
Dün gece bisikletim çalındı.
Sen o arabayı çaldın mı?
O beni onun saatini çalmakla suçladı.
- Çantam çalındı.
- Benim çantam çalındı.
Bir bisikletimi çaldı.
Kimse kaçınmadı.
Birisi bütün paramı çaldı.
O, ondan bir sürü para çaldı, bu yüzden o, şimdi hapishanededir.