Examples of using "Déclara" in a sentence and their turkish translations:
Mahkeme onu suçlu buldu.
Rahip onları koca ve karı ilan etti.
Ülke komşusu karşı savaş ilan etti.
Ülke komşusu karşı savaş ilan etti.
Çiçero "Bana lahana turşulu bir sandviç ver" dedi.
Bu alanda bir orman yangını patlak verdi.
Personel eve gittikten sonra yangın patlak verdi.
Japonya, Aralık 1941'de ABD'ye savaş ilan etti.
Yangın çıktığında aile yaklaşık iki saattir uyuyordu.
Goethe iddia etti, "yabancı dilleri konuşamayan birisi kendi dilini de bilmez".
- Şehrin ortasında bir yangın patlak verdi.
- Şehrin ortasında yangın çıktı.
Arabaki herkes arabadan çıkmak ve bacaklarını germek istediğini söyledi.
O, o nereye giderse gitsin onu izleyeceğini söyledi.
O ona babasının garajı temizlemesine yardım etmesini rica etti fakat o yardım edemeyecek kadar çok meşgul olduğunu söyledi.
O ona bir dişçi görmesini tavsiye etti fakat o öyle yapacak yeterli zamanı olmadığını söyledi.