Translation of "Commença" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Commença" in a sentence and their turkish translations:

Tom commença à pleurer.

Tom ağlamaya başladı.

Tom commença à tirer.

Tom ateş etmeye başladı.

Elle commença à pleurer.

- O, ağlamaya başladı.
- Ağlamaya başladı.

Tom commença à tousser.

Tom öksürmeye başladı.

Tom commença à danser.

Tom dans etmeye başladı.

Tom commença à courir.

Tom koşmaya başladı.

Tom commença à trembler.

Tom sallanmaya başladı.

La pluie commença à tomber.

Yağmur yağmaya başladı.

Il commença une nouvelle vie.

O, yeni bir hayata başladı.

Mon cœur commença à battre.

Kalbim atmaya başladı.

Il commença à dépecer l'animal.

O, hayvanın derisini yüzmeye başladı.

Marie commença à se déshabiller.

Mary elbiselerini çıkarmaya başladı.

Il commença à avoir peur.

Korkmaya başlamıştı.

Une averse commença à tomber.

Şiddetli yağmur yağmaya başladı.

Le cours commença à l'heure.

Konferans vaktinde başladı.

La roue commença à tourner.

Çark dönmeye başladı.

L'entrevue commença à 10 heures.

Görüşme saat 10.00'da başladı.

La maison commença à trembler.

Ev sallanmaya başladı.

Le public commença à rire.

Seyirci gülmeye başladı.

Il commença par une blague.

O bir şaka ile başladı.

L'attaque commença sans préparation suffisante.

Saldırı yeterli planlama yapılmadan başladı.

Sami commença à sauter l'école.

Sami okulu asmaya başladı.

La guerre commença trois ans après.

Savaş üç yıl sonra başladı.

Il commença à invoquer des prétextes.

O, mazaret göstermeye başladı.

Il commença à siffler un air.

O, bir melodiyi ıslıkla çalmaya başladı.

Il commença à pleuvoir à torrent.

Bardaktan boşanırcasına yağmur yağmaya başladı.

Il commença à chercher un travail.

O bir iş aramaya başladı.

Le cours d'anglais commença à 8h30.

İngilizce ders 8:30 da başladı.

Tom commença à débarrasser la table.

Tom masayı temizlemeye başladı.

Tom commença a se sentir découragé.

Tom üzülmeye başladı.

Tom commença à se sentir mieux.

Tom kendini daha iyi hissetmeye başladı.

La représentation commença à 8:00.

Performans 8.00'de başladı.

Sa conférence commença à l'heure prévue.

Onun dersi zamanında başladı.

Tom commença à se sentir fatigué.

Tom yorgun hissetmeye başladı.

Tom commença à mettre ses chaussures.

Tom ayakkabılarını giymeye başladı.

Tom commença à se sentir coupable.

Tom kendini biraz suçlu hissetmeye başladı.

Tom commença à battre sa fille.

Tom kızına vurmaya başladı.

Tom commença à battre son fils.

Tom oğluna vurmaya başladı.

Un homme commença à suivre Tom.

Bir adam Tom'u takip etmeye başladı.

Le printemps passa et l'été commença.

İlkbahar geçti ve yaz başladı.

La guerre commença cinq années après.

- Savaş beş yıl sonra başladı.
- Savaş, beş yıl sonra başladı.

- Pour aggraver les choses, il commença à pleuvoir.
- Pour comble de malheur, il commença à pleuvoir.

Daha da kötüsü, yağmur yağmaya başladı.

- Elle commença à faire ses devoirs immédiatement après dîner.
- Elle commença à faire ses devoirs immédiatement après le dîner.
- Elle commença à faire ses devoirs immédiatement après déjeuner.
- Elle commença à faire ses devoirs immédiatement après le déjeuner.
- Elle commença à faire ses devoirs immédiatement après le souper.
- Elle commença à faire ses devoirs immédiatement après souper.

O, akşam yemeğinden sonra hemen ev ödevini yapmaya başladı.

La fête commença peu après son arrivée.

Parti o geldikten kısa bir süre sonra başladı.

L'amour commença à croître entre les deux.

İkisi arasında aşk filizlenmeye başladı.

Il commença à jouer une vieille chanson.

O, eski bir şarkı çalmaya başladı.

Mon cœur commença à battre la chamade.

Benim kalbim hızlı çarpmaya başladı.

Elle commença à pleurer et moi aussi.

O ağlamaya başladı ve ben de.

Malgré tout, Tom commença à se détendre.

Her şeye rağmen Tom dinlenmeye başladı.

Il commença à pleuvoir dans la soirée.

Akşam yağmur yağmaya başladı.

La valeur du dollar commença à chuter.

Doların değeri düşmeye başladı.

Tom s'endormit rapidement et commença à ronfler.

Tom yakında uyuyakaldı ve horlamaya başladı.

Tout le monde commença à agiter son drapeau.

Herkes bayrağını sallamaya başladı.

La production de la voiture commença en 1980.

Bu otomobilin üretimi 1980'de başladı.

Il mit ses lunettes et commença à lire.

Gözlüğünü taktı ve okumaya başladı.

Il commença à avoir des soupçons envers elle.

Onun hakkında şüphelenmeye başladı.

Tom ouvrit le livre et commença à lire.

- Tom kitabı açtı ve okumaya başladı.
- Tom kitabı açıp okumaya başladı.

En me voyant, le bébé commença à pleurer.

Beni görünce, bebek ağlamaya başladı.

Mais, à un moment, il commença à se demander :

Ama Picquart bir noktadan sonra, herkesin Dreyfus hakkında yanılıyor

Le mât cassa et notre navire commença à dériver.

Gemi direği kırıldı ve gemimiz akıntıya kapılıp gitti.

La cloche retentit, et le train commença à bouger.

Zil çaldı ve tren hareket etmeye başladı.

Le brouillard commença à se dissiper vers 10 heures.

Sis saat on civarında kaybolmaya başladı.

Il commença son voyage autour du monde en bateau.

Gemi ile dünya etrafındaki yolculuğuna başladı.

- Tom commença à pleurer.
- Tom se mit à pleurer.

Tom ağlamaya başladı.

- Tom commença à prier.
- Tom a commencé à prier.

Tom dua etmeye başladı.

Au bout d'un quart d'heure, Tom commença à s'ennuyer.

Tom on beş dakika sonra sıkıldı.

La police commença à enquêter sur l'affaire de meurtre.

Polis cinayet davasını incelemeye başladı.

La manifestation à l'hôtel de ville commença à déborder.

Belediye binasındaki gösteri kontrolden çıkmaya başladı.

Sa fausse moustache commença à se décoller d'un côté.

Sahte bıyığı bir taraftan soyulmaya başladı.

Après un moment, il commença à dire des inepties.

- Kısa bir süre sonra, o saçma sapan konuşmaya başladı.
- Kısa bir süre sonra o saçmalamaya başladı.

- L'orchestre commença à jouer.
- L'orchestre a commencé à jouer.

Orkestra çalmaya başladı.

- Tom a commencé à crier.
- Tom commença à crier.

Tom bağırmaya başladı.

Tout le monde commença à parler en même temps.

Herkes tekrar konuşmaya başladı.

- Il a commencé à courir.
- Il commença à courir.

O koşmaya başladı.

Elle inspira profondément et commença à conter sa situation.

- O, derin bir nefes alıp durumunu anlatmaya başladı.
- O, derin bir nefes alıp hâlini anlatmaya başladı.

Tom commença à aimer Mary de plus en plus.

Tom Mary'yi gittikçe daha çok sevmeye başladı.

Tom commença à se faire du souci pour Marie.

Tom Mary hakkında endişelenmeye başladı.

Il commença à me raconter des choses qu'ils avaient testées

Test ettikleri şeyleri ve buldukları ilginç sonuçları

Fred s'éprit de Jane et commença à sortir avec elle.

Fred Jane'den hoşlanmaya başladı ve onunla çıkmaya başladı.

À la vue de mon visage, elle commença à pleurer.

- O, yüzümü gördüğünde ağlamaya başladı.
- Yüzümü görünce, ağlamaya başladı.

Dès qu'il sortit de la maison, il commença à pleuvoir.

O, evden çıkar çıkmaz yağmur yağmaya başladı.

La totalité de l'audience se leva et commença à applaudir.

Tüm seyirci ayağa kalktı ve alkışlamaya başladı.

L'écureuil ferma les yeux et commença à compter des noisettes.

Sincap gözlerini kapattı ve fındıkları saymaya başladı.

Après sa mise à la retraite, il commença à jardiner.

Emekli olduktan sonra bahçıvanlığa başladı.

- La Première Guerre mondiale commença en 1914 et se termina en 1918.
- La Première Guerre mondiale commença en 1914 et prit fin en 1918.

Birinci Dünya Savaşı 1914 yılında başladı ve 1918 yılında sona erdi.

Elle commença à avoir peur lorsqu'elle remarqua l'homme qui la suivait.

Adamın onu takip ettiğini fark edince korktu.

Il commença son repas en buvant un demi verre de bière.

Yarım bardak bira içerek yemeğine başladı.