Examples of using "Cherche" in a sentence and their turkish translations:
- Arayan bulur.
- Kim ararsa, bulur.
Tom'a dikkat et.
Ona bak.
Bir iş arıyorum.
Tom bir iş arıyor.
Her yerde seni arıyorum.
O iş arıyor.
Tom'u arıyorum.
Birini arıyorum.
Ara; bul; keşfet !
Ken sizi arıyor.
Ben seni arıyorum.
Natsuko'yu arıyorum.
Tom, Mary'yi arıyor.
Bir kazak arıyorum.
Cep telefonumu arıyorum.
Bir arkadaşımı arıyorum.
Ben pil arıyorum.
Ben gözlüklerimi arıyorum.
O, memnun etmek için isteklidir.
O bir iş arıyor.
Ararsan bulursun.
Ben iş arıyorum.
Anahtarımı arıyorum.
Bir mağaza arıyorum.
Ben telefonumu arıyorum.
O ne arıyor?
Tom'un nerede olduğunu bulun.
Erkek kardeşimi arıyorum.
Tom bir şey arıyor.
Bir şey arıyorum.
Ben bir kuyumcu arıyorum.
Kalemimi arıyorum.
Ben bir sopa arıyorum.
Ben bir cüzdan arıyorum.
- Kimse bizi aramıyor.
- Hiç kimse bizi aramıyor.
Arkadaşlarımı arıyorum.
Tom gözlüklerini arıyor.
Ben lavabo arıyorum.
Müdürü arıyorum.
Bir iş arıyorum.
Jean Pokemon arıyor.
Tom iş arıyor.
Köpeğimi arıyorum.
Tom bir eş arıyor.
Tom bir avukat arıyor.
İş arıyor.
Ben kedimi arıyorum.
Telefon rehberindeki numaraya bakın.
Ona sözlükte bak.
Onu kızdırmamaya çalış.
O iyi bir iş arıyor.
O, her zaman övgü bekliyor.
Kameramı arıyorum.
İfadeye sözlüğünüzden bakın.
Beni arama.
Bazı iş ya da başka bir şey arıyorum.
Ben iyi bir otel arıyorum.
Kısa beyaz bir etek arıyorum!
Ben bir Fransız mektup arkadaşı arıyorum.
- Sözlüğünde ona bak.
- Sözlüğe bak.
Belirli bir yaşlı kadın arıyorum.
Daha iyi bir iş arıyor.
Sarı sayfalara bir göz at.
Ölüm avını kovalar.
Tom başka bir iş arıyor.
Yaşlı bir adam arıyorum.
O daha iyi bir iş arıyor.
Kardeşim bir daire arıyor.
O bela aramıyor.
O, araba anahtarlarını arıyor.
Portekizce konuşabilen birini arıyorum.
Pasaportumu arıyorum. Gördün mü?
Cüzdanımı arıyorum. Onu gördün mü?
Karım için bir çanta arıyorum.
- Ben uzun bir zamandır yeni bir iş aramaktayım.
- Ben uzun bir süredir yeni bir iş arıyorum.
Karım için bir hediye arıyorum.
bu pozitif görüntü üzerinde çalışmak yerine,
Bu gece bir akrep bulmaya çalışacağım.
Ümitsizce sessiz bir yer arıyor.
Şehri harita üzerinde ara.
Sıcak, yünlü bir etek arıyorum.
Kiralık bir ev arıyorum.
Bay Brown kendi gözlüklerini arıyor.