Examples of using "Avais" in a sentence and their turkish translations:
Haklı mıydın?
Sen aradın.
- Seni uyardım.
- Sizi uyardım.
Ben onun hakkında düşünmedim.
ama ayrıcalıklarım vardı.
Bir seçeneğim var mıydı?
Gerçekten buna ihtiyacım vardı.
Pirincin var mıydı?
Senin bir kedin vardı.
Kaç tane saatin vardı?
Hiçbir ipucum yoktu.
Tom'u gerçekten uyardın mı?
Bir kız arkadaşın olduğunu bilmiyordu.
- Beklenenin tersine sen haklıydın.
- Sonuç olarak sen haklıydın.
Odanızı temizlediniz mi?
Ben onun farkında değildim.
Sana bir ceket gerekiyordu.
Yorgun değildim.
Gözlerin bağlandı mı?
Aslında haklıydın.
Onu daha önce hiç düşünmedim.
Bu umurumda bile değildi.
Ya şöyle deseydim:
Bir kız kardeşin olduğunu bilmiyordum.
Sen okumuştun.
Bıraktığını sanıyordum.
Başından beri haklıydın.
Sen doğruydun ve ben hatalıydım.
Aradın mı?
Unuttuğunu unuttum.
Bir dolandırıcı ile ilişkin vardı.
Sen korkmuştun.
Siz otuz dakika geç kaldınız.
Ben gerçekten bu konuda düşünmemiştim.
Ama ondan başka bir çıkarım vardı.
Haklı olduğunu biliyorum.
Bir taneye sahiptim ama o çalındı.
Onu düşündün mü?
Onları uyardım.
O noktada, canıma tek etmişti.
ve oraya ait değildim.
Açıkçası bunu çok fazla düşünmedim.
Ve üstümdeki baskıdan dolayı hastalanıyordum.
Bana senin haklı olduğunu söyledi.
Seni uyardım.
Ödevimi yapmaktan yoruldum.
Yapacak fırsatım olsa bunu tekrar yaparım.
Sanırım sen gülünç görünüyordun.
- Aslında haklıydın.
- Bir bakıma, sen haklıydın.
- Bir şekilde, sen haklıydın.
Bir erkek arkadaşın olduğunu bilmiyordum.
Seni kaybettiğimi düşündüm.
42 yaşındaydı, bense 15.
Daha fazla zamanım olsa, nasıl dans edileceğini öğrenirim.
Senin bir kedin vardı.
Bunu mu demek istedin?
Onun deli olduğuna dair seni uyardım.
İçmeyi bıraktığını düşünüyordum.
Emekli olduğunu duydum.
Aç olduğunu fark etmedim.
Faturayı zaten ödediğini düşündüm.
Tekne aldığını duydum.
Dün pencereyi kıran bendim.
Sen de haklıydın.
Bir seçeneğin vardı?
Fırsatım varken bunu yapmalıydım.
Eğer daha fazla çalışmışsan, başarmış olacaksın.
Ben asla bunu öyle düşünmemiştim.
Sen bitkin görünüyordun.
Sen iki yaşındayken ona kadar sayabiliyordun.
Bir televizyon ağının başkanıyla da böyle tanıştım
Bir erkek kardeşin olduğunu bilmiyordum.
Bir treylerde yaşadığını düşündüm.
Güzel bir sesin olduğunu duydum.
Eğer param yetse elektrikli bir araba satın alırım.
Ya Irak'ta yaşamını kaybedersen?
Taş kalpli olduğunu düşünüyorum.
On beş yaşındayken nasıl biriydin?
Yapman gereken tek şey sormaktı ve istediğin kadar çok parayı sana ödünç verirdim.
Daha önce seni hiç böyle görmedim.
Hatalı olan sendin.
Bir milyon doların olsa ne yaparsın?
Bir milyon yen'in olsaydı ne yapardın.
Ona geç kalmamasını söyledim.
Sen haklıydın.
Aslında, seni gördüğümden beri uzun zaman oldu.
Telefonu kapatır kapatmaz, tekrar çalmaya başladı.
Bana ihtiyaç duydun mu?
- Keşke bilip bilmeden konuşmadan önce onun hakkında düşünseydin.
- Keşke desteksiz atmadan önce onun hakkında düşünseydin.
Bugün büyük bir hata yaptığını duydum.
Bir atın olduğunu bilmiyordum bile.
Bilmek istediğin her şeyi sana söyledim.
Haklı olduğunu düşündün mü?
Tom onu öldürmeye çalıştığını söyledi.
Ben sana hiçbir şeye dokunmaman için açık talimatlar vermiştim.