Examples of using "Varoa" in a sentence and their turkish translations:
Bunlara karşı dikkatli olmalısınız.
Davetsiz misafirler, kollayın kendinizi.
Baksanıza. Biraz dikkatli olmalıyız.
Ellerinizi koyduğunuz yere dikkat etmelisiniz.
Bu ufak çekirge faresi, akrepten uzak dursa iyi eder.
Söylediklerimizde dikkatli olmamız gerekir.
Yılanın üstüne basmamak için dikkatli olmalıyım.
Güzel görünebilir, ama dikkatli olun.
Pantolonunuzun paçasından tırmanmasını istemezsiniz. Bastığınız yere dikkat edin.
Meşaleye dikkat etsem iyi olur. İçinde barut olabilir.
Dikkatli olmak zorundasın yoksa onu yine ıskalayacaksın.
Burası gittikçe daralıyor. Yılanın üstüne basmamak için dikkatli olmalıyız.
Parmaklarınızla kaldırırken altından hızlıca bir şey çıkması ihtimaline karşın dikkatli olun.
Kesinlikle çok dikkat edilmeli çünkü yarasalar tek ısırıkla ölümcül virüsler bulaştırabilirler.