Examples of using "Meidän" in a sentence and their turkish translations:
Kalmak zorundayız.
O bize ait.
Koşmalıyız.
Demokrasimiz için mücadele etmeliyiz.
Yürümek zorunda kaldık.
Biz baştan başlamalıyız.
Onu bulmalıyız.
Onu bulmalıyız.
Onları tutuklamamız gerekir mi?
Biz sakin olmalıyız.
Bizimle gel.
Sohbetlerimizi severim.
- Bir mola almalıyız.
- Bir mola almamız gerekiyor.
O bizim hatamız.
Biz meditasyon yapmaya başlamalıyız.
Tom bizimle kalıyor.
Bu bizim evimiz.
Onu hatırlamamamız gerekiyor.
- Diğerlerine saygı gösteremeliyiz.
- Başkalarına saygı duymalıyız.
Evimize hoş geldiniz.
Çalışmalıyız.
Oturmalıyız.
Yardım etmek zorundayız.
Evimizden çıkın.
Kaçmalıyız.
Bu bizim.
İstirahate ihtiyacımız var.
Gitmeli miyiz?
Lütfen bizimle kalın.
En baştan başlamamız gerekiyor.
Derhal başlamalıyız.
Arabamız klimalıdır.
Bence ayrılmalıyız.
- Aile geleneklerini yaşatmalıyız.
- Aile geleneklerimizi sürdürmeliyiz.
İşe geri dönmek zorundayız.
Bizim yaşamak için yemek yememiz gerekir.
Ne zaman çıkış yapmalıyız.
Bizim patron planımızı onayladı.
Tom şirketimizin beynidir.
- Seni durdurmamıza izin verme.
- Sizi durdurmamıza izin vermeyin.
- Biz sana mâni olmayalım.
- Biz size mâni olmayalım.
O bizim işimiz değil.
Tom ona yardım etmemize izin verdi.
Evimizden ayrılın.
Sağ kalmak için, yaşamak için mücadele ediyoruz.
Biraz yardım çağırmalıyız.
Ne yemeliyiz?
Pekâlâ, hızlıca bir karar vermeliyiz.
Pekâlâ, seçeneklerimizi gözden geçirmeliyiz.
Bunun için helikopteri çağırmalıyız.
Daha iyisini yapmalıyız.
yani acele etmeliyiz.
Unutmayın, olabildiğince kısa sürede
Bizim kedimiz mutfaktadır.
Biz sözümüzü tutmalıyız.
Gitme zamanımız geldi.
Biz kurallara riayet etmeliyiz.
Gidişimizi ertelemek zorundayız.
Trafik kurallarına uymalıyız.
Bir şey yapmak zorundayız.
Atalarımıza saygı göstermeliyiz.
Bu bizim el çantamız.
Onu uyarmak zorundayız.
İşimizi yapmamıza izin ver.
Tom'u korumamız gerek.
Polisi aramamız gerekiyor.
Paramızı israf etmeyelim.
Biz dikkatli olmak zorundayız.
Onlar bizim misafirlerimiz.
Onları bilgilendirmeliyiz.
Bu bizim değil.
- Bunu tamir etmeliyiz.
- Bunu düzeltmemiz gerekiyor.
- Bizim onu denememiz gerekir.
- Biz onu denemeliyiz.
Yaratıcı olmamız gerekiyor.
Bir ambulans çağırmamız gerek.
Çocuklarımızı düşünmek zorundayız.
Eve gitmeliyiz.
Hepimizin sakinleşmesi gerekiyor.
Onu denemek zorundayız.
Gün bizimdir.
Eşyamız nerede?
Adil olmalıyız.
Tom bizimle birlikteydi.
En kötüsünü beklemek zorundayız.
Çocuklarımızı korumalıyız.
Tom bizim Fransızca öğretmenimiz.
Bir yerden başlamak zorundayız.
Sen artık bizimlesin.
Hepimiz ölmek zorundayız.
Bu bizim sorunumuz.
Tom'u istihdam etmeliyiz.
Çocuklarımızı korumamız gerekiyor.