Examples of using "Ehkä" in a sentence and their turkish translations:
Belki bir bisiklet alacağım.
Belki terapi yardımcı olacaktı.
Belki biz akrabayız.
Belki de yalan söylüyorsun.
Belki başka bir zaman.
Belki.
Belki Tom'a aşığım.
Belki yarın yağmur yağacak.
Belki konuşabiliriz.
Belki yardım edebilirim.
Belki bir avukata ihtiyacım var.
Belki bazı yunuslar göreceğiz.
Belki de Tom kazanacak.
Tom muhtemelen biliyor.
Belki kalırım.
Belki denerim.
Bunu çok düşünüyor olabilirim.
Belki çok hızlı vazgeçtin.
Acaba buna bakmaya değer mi?
ve bir şey yakalamaya çalışırım.
ve bir şey yakalamaya çalışırım.
- Belki de öldü.
- Belki de ölmüştür.
O gelmeyebilir.
Tom'la konuşabilirim.
Belki onların bir şeyi var.
Belki çok geçtir.
Belki çok iyimserdik.
Belki yardım edebilirsin.
Belki Tom bizi arabayla götürecek.
O, yarın gelebilir.
Belki de sen beni yanlış anladın.
Belki böylesi daha iyi.
Belki bu yardımcı olurdu.
O yeterli olmayabilir.
Belki o yarın gelecek.
Belki de sen onu yanlış yaptın.
Belki Tom okuyordu.
Belki de Tom'un sorunları vardır.
Belki çok gençsin.
Belki bunu onarabilirz.
Belki bana inanacaklar.
Belki Tom kendini öldürdü.
Belki bunu onarabilirim.
- O belki gerçektir.
- Belki de o doğrudur.
- Mektubumu aldığında şaşırmış olabilir.
- O, mektubumu aldığında şaşırmış olabilir.
Belki de beklediğimiz kestirme yol burasıdır.
Bu ufak çekirge faresi, akrepten uzak dursa iyi eder.
Yavrular tam erişkinliğe yaklaşmış olsalar da
Belki Tom'un saklayacak bir şeyi var.
Belki o buna değdi.
Belki Fransızca çalışmalıyım.
Gelebilirim ve seni alabilirim.
Belki o iyi bir öğretmen olacak.
Belki Tom sonuçta deli değildir.
Belki de Tom'la konuşabiliriz.
Belki de ben bir pisliğim.
Belki Tom müsait değildi.
Belki buna ihtiyaç olmayacak.
Belki de bize güvenmiyorlardır.
Belki Tom hatalı değildi.
Belki o, sorun değil.
Belki o senin sorunun.
Belki de sorun budur.
Kafateryada kahve içiyor olabilir.
Belki o buna değer.
Belki beni cezalandırman gerekir.
Belki bunu tekrar yapabilirim.
Belki de tasması bir kayaya falan takılmıştır.
Acaba gidip buna bakmaya değer mi? Hadi, bir göz atalım!
Belki bir akrep de gelir ve böceklerle beslenmeye çalışır.
Belki de orangutanlar sandığımızdan daha gececidir.
Dinlenmek için pek akıllıca bir seçim değil sanki.
Belki de güdüsel olarak güvenlik arayışına girdiğimizden.
Belki iç çamaşırınızı feda etmeniz gerekebilir. Pekâlâ.
Havalimanı. Belki bunu tekrar denemeniz gerek.
Belki de o asla ünlü olmayacak.
Belki o İtalyan ya da İspanyol.
Belki bu kötü bir şey değildir.
Yüzüğün belki masanın altında.
Belki sonra.
Belki bir Fransız yemeğini tercih ederdiniz.
Bana kızgın olabileceğini düşündüm.
Belki aşk romanları okumaktan vazgeçmelisin.
Belki de Tom'la konuşmalısın.
Bu belki yasal bile değildir.
Belki Tom sınıfta daha dikkatli olmalı.
Belki başka bir gün geri gelmeliyiz.
Belki Tom'a çok sert oldum.
Belki Tom bu sorunu çözebilir.
Belki Tom'a bir mektup yazmalıyım.
Köşenin diğer tarafını görmeyi daha önce duymuş olabilirsiniz
Yetki sizde. Hadi bu halatı bağlayalım. Belki şunun çevresine.
Bu dişi, eşini de bu şekilde bulmuş olabilir.
Gece kameralarımız, yeni davranış denilebilecek bir şeyi ortaya çıkarıyor.