Examples of using "Troop" in a sentence and their turkish translations:
Uzun, sıcak bir günün ardından bu erkek jeladanın sürüsünü toplaması gerek.
Küme, gün batımında ağaçlara tırmanarak zemindeki avcılardan kaçınıyor.
Kişisel ofisi veya kabine, çoğunlukla asker hareketlerini yöneten yetenekli sivil katipler,
İlki, ek birlik hareketlerinin yanı sıra hastaneler, askeri polislik, savaş esirleri ve ikmal hatlarının güvenliği