Examples of using "Soap…" in a sentence and their turkish translations:
Sabun, lütfen.
Tom sabunu sabunluğa koydu.
Ama sabun ekleyince...
Sabun yok.
Sabun nerede?
Sabunumuz kalmadı.
Bir sabuna ihtiyacım var.
O, sabun kabarcıklarını üfledi.
Sabunu düşürme.
Hiç sabun yok.
Sabun kiri temizleyebilir.
Sabun bitti.
Bunun tadı sabun gibi.
- Daha fazla sabuna ihtiyacımız var.
- Bize daha fazla sabun gerek.
Sabun gözlerimi acıttı.
Tom sabunu duruladı.
Sabun gözlerimi acıttı.
Ellerinizi sabunla yıkayın.
- Sabun kiri çıkarmaya yardım eder.
- Sabun kiri çıkarmaya yardımcı olur.
Pembe dizi bağımlısıyım.
Sabun neyden yapılır?
Gözde dizi filmin nedir?
O bir kalıp sabun tüketti.
Ben ağzını sabunla yıkayacağım.
Bizim sadece bir sabunluğumuz var.
Yaşam bir sabun köpüğü gibidir.
Gözüme sabun kaçtı.
Onlar ellerini sabunla yıkar.
O sabunu nereden satın aldın?
Bu sabun çok kabarcıklar yapar.
Mary dizi izliyor.
Favori sabun markan nedir?
Tom'un gözlerinde sabun var.
- Hayatım bir TV dizisi.
- Hayatım bir pembe dizidir.
Ellerimizi sabunla yıkıyoruz.
O sabun kalıbını bana uzat.
O sabun kalıbına ihtiyacım var.
Mary bir pembe dizi yıldızıdır.
Kulağa pembe dizi gibi geliyor.
Ne kadar sabuna ihtiyacımız var?
Tom dün üç kalıp sabun aldı.
Sanırım o sabuna alerjim var.
O iyi bir antibakteriyel ve antifungal sabundur.
- Yarayı sabun ve su ile yıkayın.
- Yarayı sabun ve su ile yıka.
Sami bütün sabunları yanında götürdü.
Tom bunu sabun kullanmadan temizlemeye çalışmış olmalı.
Tom biraz sabun satın almak istediğini söyledi.
Saat 08.00 pembe dizisini izliyor musunuz?
Ilık su ve sabunla yüzünü yıka.
Bunun sebebi sabunun içinde bulunan iki yönlü moleküllerdir.
Ellerini yıkadığın sabun hangisi?
Biraz sabun ve su asla hiç kimseyi öldürmedi.
Ellerini bir kalıp sabunla yıka.
Çocuk sabun dükkanını dolaşmayı seviyor.
Eşeğin başını yıkayanlar sabunu boşa harcarlar.
Kaç kalıp sabun aldın?
Ellerimi sabun ve su ile yıkadım.
Bu sabun ellerimde egzamaya neden oluyor.
Tabakları yıkamak için sabun satın almak zorundayız.
Tom, Mary'yi geceleyin gizlice pembe dizi seyrederken yakaladı.
Tom bana bir ömür boyu yetecek kadar sabun verdi.
Tom ellerini yıkamak için sabun ve su kullandı.
Dan o pembe dizinin hiçbir bölümünü kaçırmadı.
Vücut sabunu ile hiç yüzünü yıkadın mı?
Son zamanlarda kullandığınız sabun ya da çamaşır deterjanını değiştirdiniz mi?
Küfretme yoksa ağzını sabunla yıkarım.
Ben kalıptan çok, sıvı sabunu tercih ederim.
Onlar o fabrikada kullanılmış yemek yağını sabun haline getirmektedirler.
Sabun beden için ne ise, gözyaşı da ruh için odur.
Bir köpek sizi ısırırsa, yarayı sabun ve su ile yıkayın.
Şarkı söylerken yüzümü yıkarken bir sabun köpüğü yuttum.
Ancak %60 alkolle bile CDC, eğer imkan varsa sabun kullanmanızı öneriyor
Sabun yapmak için çeşitli süreçler tarih boyunca icat edildi.
Tom'un daha fazla sabuna ihtiyacı yok. Mary ona bir ömür boyu yetecek kadar sabun verdi.
Ellerinizi sık sık su ve sabunla en az yirmi saniye boyunca ovarak yıkayın.
Kurbanın akciğerlerinde sabun izleri bulundu. Sanırım onlar onu banyoda boğdular.