Examples of using "Bubbles" in a sentence and their turkish translations:
Rose hava kabarcıkları üflüyordu.
O, sabun kabarcıklarını üfledi.
Çocuklar kabarcıklar üflüyor.
Kız kabarcıkları üflüyor.
klarnetler, baloncuklar, yunuslar
Bu sabun çok kabarcıklar yapar.
Baloncuklar, ışıkların altında yol gösterici oluyor.