Examples of using "Seriousness" in a sentence and their turkish translations:
Tüm ciddiyetimle söylüyorum,
ciddiyetle mücadele etmeliyiz
Meselenin ciddiyetini anlayamıyorlardı.
Tom yakında hatasının ciddiyetini fark etti.
Durumun ciddiyetinin farkındayım.
Bu yüzden durumun ciddiyetinin artık farkına varmak gerekiyor
Bu sonunda beni durumun ciddiyeti konusunda ikna etti.
Bob Johnson insanları Afrika'daki durumun ciddiyetine vardırmaya çalıştı