Examples of using "Roaming" in a sentence and their turkish translations:
Biri evin etrafında dolaşıyor.
Garip bir yaratık ormanda dolaşıyor.
Dikkat! Tilki, tavuk kümesinin etrafında dolaşıyor.
Bütün gece boyunca dağlarda dolaşıyordum.
Tehlike karanlıkta kol gezerken onları yalnız bırakma riskine giremez.
Gece çölde bir akrep yakalamanın en iyi yolu nedir?
Tom çok pahalı dolaşım ücretleri olduğu için burada cep telefonunu kullanamıyor.
Eğitim, saldırıların önlenmesi ve insanların yaşadığı alanlarda dolaşan kedilerin takibi üzerine çalışıyor.
Hafta sonları gece yarısından sonra şehir merkezi güvenli değildir, çünkü bütün sarhoşlar sokaklarda dolaşırlar.